Bir hüzün yazısıdır bu. Türkiye’nin hızla numaralara teslim olan sokak isimleri hakkında...


Eğer hala belli bir değeri, yerel rengi, mühim bir hadiseyi veya ayrıcalığı temsil edip ölümsüzleştiren geleneksel bir sokak ismine sahip yerde yaşıyor iseniz bunun keyfini çıkarın, şanslısınız. Papatya sokak, serin, izmir, gelinalan, ömerli, yılmaz sokak vs... İstanbul’da gayet tuhaf isimlere sahip sokakları hepimiz duymuşuzdur. Işte bu sokakların bir kimliği, rengi, farklılığı ve hatta bir mesajı vardır. Bir arkadaşınıza veya yemek siparişinizi getirecek kuryeye yer tarif ediyorsunuz, "çınarlı sokağı", telefonundan haritalar uygulamasına yazıyor kolayca buluyor ve unutmuyor bir daha. Belki sokağın ismi şu çınardan mı geliyor gibi bir konuşma dahi geçiyor aranızda. O sokak ismi, o kelime o muhitte yaşayan bir varlık adeta. Onlarca kez taşınacağız belki başka yerlere, ama kelimeli sokak isimlerini hafızamızda hiç kaybetmeyeceğiz.


Diğer yandan rakamlı sokak isimlendirmeleri, bu rakamların ağırlaştırdığı tabelalar bulunan sokaklarda yaşayan insanlar var. Tabelalar birer tartı göstergesi gibi geliyor bana. Bu rakamlandırma devletin, yerel yönetimin adı her neyse, oradaki farklılıkları dümdüz etmesi değil midir. Üstelik periyodik aralıklarla bu rakamların değişmesi de cabası. "7236. Sokak" tabelasının yükü oluyor "87. Sokak (Eski 7236. Sokak)" Beş haneli sokak isimleri de gördüm, daha çok haneli olanları da vardır ama 5 haneden sonrasını ben saymadım.