4
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
836
Okunma
Ay gibiydi yüzü Rüveyda
güneşten gaspettiği ışığı yansıtacak aynası vardı yalandan
bir de karanlık yüzü
merak uyandıran..
gece yatağında
gündüz
ayakta uyuturdu
yıldızları kıskandırırdı güzelliği
kimileri kayardı dileğinden
kimileri sönerdi
tutmayan dileğin
ardı sıra peşinden
uzat derdi ellerini Rüveyda
sanki tutacakmışım gibi
kimi zaman hilal
kimi zaman yarımdı
ama en güzel hali
muhakkak dolunaydı
oysa aynı göğün altında dönen semazendi aşıklar
kaç yüze düştü kim bilir
aşk sarartan’ ışıklar
sevdim sonra Rüveyda
başım göğe erecek sandım
düştüm sonra
Ay yutan kuyulara
yani o kadar da değil elbet
bi kısmına inan
bi kısmı palavra..
cin gibiydi Rüveyda
senden cin olmasın
çayım bitmedi henüz
eti cin bana kalsın