-Asıl sevgili Kerem olmasaydı Aslı’ya asla sevgili denmezdi ki, sevgili Aslı’daki sevgililik, seven Kerem’in kerem sahibi Mevlâ’sından Kerem’in Aslı denen Leylâ’sına yansıyan ikramıdır. Aslı’da asıl sevgili olan Mevlâ’nın yansıması tezahür etmiştir ki, Kerem, aslında aslı ten perdesinde olan Aslı denen sevgiliyle asıl sevgiliyi karıştırmıştır. Binaenaleyh Kerem ile Aslı faslında hepsi aşktan fasıldır aslında. Aslı mı “Aslı gibidir” yoksa Kerem mi “Aslı gibidir”? dersek, Aslı “Aslı gibi” değildir; çünkü Aslı asıldır ki, aslında asıl Kerem “Aslı gibidir” çünkü Aslı, Aslı’nın aslıdır. Kerem aslen Aslı’da kayıptır. Ortada tek Aslı vardır. Kerem, “YÂR(!)”in aslını Aslı sandığı için ve asıl kerem sahibi olan Hakk’ın vaslında olduğu için, aslında Aslı’ya ondan asılır. Kerem aslında ne desek doğrudur aslında. Asıl yönüyle aslında asıl yâr Aslı değil, seven de Kerem değil; çünkü Aslı ile Kerem’de tezahür eden, sevenin de sevilenin de zaten aynı zât olan kerem sahibi sevgili yar olan Cenab-ı Hakk’ın zatıdır aslında. Bu da zatının keremiyle, aslı ZÂHİR olan isminin, “Kerem ile Aslı” denen mecazi perdeden tezâhür eden ilâhî aşkının tezâhuratıdır.

ALİ MEHMET TÜRKOĞLU -2011