2
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
805
Okunma
Tırnağı taşa değse evladın, annenin ciğeri sızlar derler ya hakikaten sızlıyor. Tecrübeyle sabit. Acısa da acımasa da çocuğun canı, annenin ciğeri mutlaka sızlıyor. Annenin ciğeri yansın ama o tırnak acımasın...
Hayat bazan ana ciğerini, korkunç, lanet, zor ve acımasız ve benzersiz bir sınava tabii tutar. Bir kadın - bir anne- olarak o kadar çok tanık oldum ki bu acıya. Zaten ülkemde şehit cenazeleri neredeyse her gün kalkıyor. Ayrıca; trafik kazaları, iş kazaları, çaresiz hastalıklar, ihmaller, cinayetlere kurban edilen genç ve çocuk bedenler...
Ahh bu vakitsiz-sırasız ölümler...Çaldı mı kapıyı bu "arsız ölüm” bunun adı evlat acısıdır. Vakitsiz, densiz- denksiz bir ölümdür. Bu sınavdır. İnsanoğlunun en zor sınavıdır. Tırnağın taşa değmesine kıyamayan annenin yandığı andır. Başını duvarlara vursa, faydasızlığın anıdır. Başındaki yazmanın yırtıldığı, saçların koparıldığı andır. Tarifi yoktur bu acının. Şiddeti ölçülemez ve hafifletici hiç bir söz yoktur literatürde. Bu sınavdan geçebilmek demek; yaşamaya devam edebilmek demektir. Nefes alabilmeyi başarmaktır. Sadece budur. Bu kadar. Bu acıyla yemek yersin; yavan, konuşursun; buruk, gülersin onun gülüşü gömülür yüreğe... Budur artık yaşamak.
Hayatın bu acımasız v e anlamsız sınavına baş eğerek, bir yetim gibi boyun bükerek ve susmuş ve susturulmuş çığlıkların senfonisine bırakmaktır kendini yaşamak. Zorunlu bir saygıdır ve hatta biat duygusudur artık hayata karşı duyulan. Hayat, bir evladı annesinin elinden söke söke alabilecek kadar güçlü olduğunu ispatlamıştır zira. Yaşamak, o anne için bu güce, öfkeyle ve isyanla beslenmiş saygılı bir duruştur artık.
Bir annenin ciğerini söküp almak gibi bir sınavın evrene nasıl bir getirisi olduğu problemi henüz çözülmemiştir. Duyabildiğim kadar duymaya çalıştım bu acıyı. Bir anne olarak, empatinin alasını yapıyorum bu konuda. Neden mi? Bu büyük yürek yangınını anlamaya çalışmak, kendimi şanslı görmekten daha iyi geliyor. Bencil bir mutluluğa hakkım olmadığını düşündüğümden sanırım. Üstelik kimin garantisi var ki yaşayacağı acılar konusunda...Çok içselleştiriyorum bu acıyı. Sanırım bilinçaltında, belki bu sınavın kaldırılmasına bir katkım olur diye düşünüyorum. Suya yazıyorum, evrene bu mesajı bir dilekçe olarak gönderiyorum. İlahtan beklentim, arzuhalim odur ki; hiç bir evlat annesinden önce ölmesin bu dünyada. Gereğini arz ederim...