Orta yaşlı kadın kitaplığın önüne çömelmiş, kitaplığı hafif hafif sarsıyordu. Kitaplık sarsıldıkça kısa ayağın tarafına doğru sallanıyor, yerine oturuyordu. Kadın tehlikeye sezdi. Kitaplığın üst raflarına doğru başını kaldırdı. “Mehmet, Mehmet!” Adam telaş içinde kadının yanına geldi. Kadın kitaplığı tekrar sarstı. Adam hareketi fark etti. “Tamam, canım şimdi hallediyorum.” Arka taraftan çocuk sesi duyuldu. “Anneee!” Kadın doğrulup koridora çıktı. Erkek çocuğu yatağına oturmuş dizlerinin üstüne yerleştirdiği şişko kumbarasına bozuk para atıyordu. Son bozukluğu atarken kadın odaya girdi. Çocuk kumbarayı zorlanarak kaldırdı. “Karnı aççç!” Kadın somurtup odadan çıktı. “Babaaa!” Çocuk başını kumbaraya eğmiş sallıyor, şıkırtıları dinliyordu. Adam eli cebinde çocuğa yanaştı. Çıkardığı bozuklukları ağzını şapırdata şapırdata “Nem, nem, nem,” kumbaraya attı. Çocuk kıkırdıyordu. Adam çocuğun saçlarını karıştırıp çıktı. Peşi sıra kadın eşikte görünmüştü ki zil çaldı. Kadın “Geldimmm,” diye seslendi. Koştururken adam kapıyı açtı. Yaşlı bir adam kocaman bir gülümsemeyle poşetlerini uzattı. Kadın sevinçle karşıladı. “Baba neden zahmet ettin.” Poşeti alıp mutfağa geçti. İhtiyar ayakkabılarını çıkarmış terlikleri giymişti. “Ne zahmeti kızım. Bir torunum var benim.” Salona yürürken, çocuk kucağında kocaman kumbarası arkasına kuyruk oldu. İhtiyar tekli koltuğa kuruldu. Çocuk önüne dikildi. İhtiyar durumu anladı. Çocuğu belinde kavrayıp dizine oturttu. Pantolon cebinden bir avuç para çıkardı. Kâğıtları ayırırken çocuk “Onları da,” diye uyardı. İhtiyar gülümseyerek rulo yaptı. Delikten sokmaya çalıştı. Yarsı dışarıda kaldı. “Ağzına kadar dolmuş.” Çocuk büyük bir gururla “Babam, ikincisini alacak,” derken kadınla adam pasta tabaklarıyla salona girdiler. İhtiyar merakla “Ne alacaksın?” Çocuk kumbarayı havaya kaldırmış gözlerinde ağırlığın verdiği gizli zevk ışıldıyordu. “Hiç,” deyip kalktı. Sanki salonda, evde, dünyada değildi. Ayakları kitaplığa götürdü. Parmaklarının ucunda yükseldi. Uzanabildiği en üst rafa kumbarayı koyarken kâğıt para düştü. Elleri kumbarada başını yere eğdi. Parayı görmeye çalışırken kumbarayı ittirdi. Çömelirken kitaplığa çarpıp sarstı. “Aaaaaa!”