TERZİ TOPAL HÜSEYİN (Hacısüleymanoğlu)
-Hüseyin Amca
-Buyur evladım
-Bana öyle bir elbise dikeceksin ki tam on defa
beni prova edeceksin.
-On defa olmaz beş defa!
Bu zetina markalı dikiş makinası şahittir.
Ne güvey elbiseler dikildi,
Aynalar gülerdi sevinçten.
Ne işlikler dikildi yakası sırmalı.
Bir dikişte ipliği iğnenin deliğinden geçirir,
Yüksüğü parmağında nişan yüzüğü gibi dururdu,
Öyle pratik dikerdi ki
Bir diktiğini bir daha sökmez,
Tak diye yerine oturturdu.
Memnun olmayan yoktu.
Dikerken makinanın sesi
Öyle ahenkliydi ki
Sanki bestelemiş şiir gibi haz duyardı insan.
Arada eski günleri yad eder,
Şakalarıyla insana neşe verirdi.
Nasihatler eder,
Asla kimsenin kalbini kırmazdı.
Hanımı Zahide ana ikramı eksik etmez,
Elbiselerin astarına , düğme dikimine, ütüsüne yardım ederdi.
İlkokula başlayan çocukların
Asmalı pantolonlarından para almazdı.
Tabi iyi okuyacaklarına dair söz aldıktan sonra.
O benimde dedemdi.
Terkisinden birkaç seker çıkarır
Bize ikram ederdi.
Çocukları çok severdi.
Onları küçük görmez,
Yarının büyükleri der,
Ona göre sohbet ederdi.
O sadece terzi değil,
Aynı zamanda bir öğretmendi.
Ruhu şad olsun.
Yusuf Yılmaz