ATATÜRK’Ü ÇOCUKLARIMIZA ANLATMALIYIZ
Dr. Sadık Özen

Evet, Cumhuriyetimizin kurucusu olan, ilkelerimizi saptayan, devrimlerimizi gerçekleştiren, İkinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’nün sözleriyle; “Devletimizin bânîsi ve milletimizin fedakâr ve sadık hâdimi, insanlık idealinin âşık ve mümtaz siması Eşsiz Kahraman Atatürk”ü, geleceğimizin güvencesi olan evlatlarımıza anlatmalı ve tanıtmalıyız.

Bunu bizzat biz yapmalıyız ki; onlar, Büyük Atatürk’ü yanlış yazılmış kitaplardan, düşmanlarının sosyal medyada yayınlanan yalan ve iftiralarından, heykellerine saldıran yobazlardan gördükleri ya da okuduklarıyla öğrenmek zorunda kalmasınlar.

Bu, bizim; çocuklarımıza, ulusumuza, ırkımıza, kendimize ve tarihimize karşı yerine getirmemiz gereken kaçınılmaz görevimizdir. Bunu ancak biz yaptığımızda; çocuklarımız Atatürk’ün gerçek kimliğini, kişiliğini, hizmetlerini, askeri ve siyasi dehasını, değerini doğru-dürüst ve gerçek bir şekilde öğrenirler. Annesini, babasını, Selanik’ten başlayan öğrenim hayatını, Osmanlı’dan başlayan askerlik dönemini, Harekat Ordusu ile yaptıklarını, Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşını, Cumhuriyetimizi nasıl kurduğunu, yaptığı devrimleri birer birer anlatmalıyız çocuklarımıza.

“Atatürk” ismini telaffuz etmeyerek ya da yok sayarak çocuklarımıza Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatamayız. Çünkü Atatürk’ün bütün niteliklerinin özetidir bu yedi harfli Atatürk sözcüğü. Peki bu ismi kim verdi ona? Yobaz takımından kendisinin aldığını söyleyenler de olabilir uydurdukları yalanlar içinde. Ama bu isim; TC Devleti’nin yasalarına göre; TBMM’nce çıkarılan bir yasa ile Türk Ulusu adına verilmiştir.
21 Haziran 1934’te soyadı kanununun kabul edilmesinin ardından; TBMM’nin 24 Kasım 1934 tarihli toplantısında Mustafa Kemal’e “Atatürk” soyadı verilmesi oybirliğiyle kabul edilmiştir. Bu nedenle önemlidir ve bu yasa hükmü halen yürürlüktedir.

Çankaya’da ve Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Grubunda Mustafa Kemal’e layık bir soyadı bulunması için dönemin ileri gelen Dil Uzmanı ve Tarihçilerin katıldığı toplantılar yapılmış, bazı isimler üzerinde durulmuş ve en uygun olanı seçilmiştir. Konuyla ilgili olarak; Konya Milletvekili Naim Hazım Onat düşüncelerini şöyle açıklamış ve “Türk’e her alanda atalık etmiş, Türklüğü kurtarmış, istiklaline kavuşturmuş olan büyük Gazimize ATATÜRK diyelim ve soyadı olarak verelim” önerisinde bulunmuştur. Gazi Mustafa Kemal Paşa, Naim Hazım Onat’ın bu önerisini yerinde bularak kendisine teşekkür etmiştir.

Böylece “Atatürk” soyadı üzerinde karar kılınmış ve hazırlanan 3 maddelik kanun teklifi TBMM Başkanlığına sunulmuş ve Genel Kurulda görüşülerek oybirliği ile kabul edilmiştir. 27 Kasım 1934 Tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren kanun metni şudur;
Madde 1- Kemal öz adlı Reis-i Cumhurumuza Atatürk soyadı verilmiştir.
Madde 2- Bu kanun neşri tarihinden muteberdir.
Madde 3- Bu Kanun Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından icra olunur.

Aslında çocuklarımıza Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatmanın zor bir tarafı yoktur. Çünkü tüm yaşamı açıklıkla ortadadır ve Türk ulusunun belleğine yerleşmiştir. Zor olan; Atatürk isminin neden bazı kişiler tarafından kullanılmak istenmemesidir. Onu da yaşları belli bir düzeye geldiğinde, kendileri sağduyularını kullanarak değerlendirirler.

Saygılarımla…

10 Kasım 2018 / Antalya