5
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
635
Okunma
canı canan diye saran sendin
yakan da sen
ki nefes olanın gün gelip
ciğersiz bırakacağını bilmezdim eskiden..
ne sevmişliğim oldu sen gibi
ne de sevilmişliğim
imkansız aşkın amansız perisiydin
yürüdüğümüz yolda kuyular kazan ben
hani canın acıyıp gidesin diye
vicdanıma su serpmekti niyetim
baktım gitmedin
ya da gidemedin
..
sonra
..
sana benzeyenlerde aradım, sen olmasan da
senin gibi birini
kiminin elleri benziyordu
tutuşu değil
kiminin gözleri benzedi
bakışı değil
ama hepsinin gidişi aynıydı
fakat hiçbirinin benzemedi
bıraktığı hatırası
nihayetinde unutmanın mümkün olmadığı an sonrasında
gölgeni terk ettim
başka başka ışıkları takip ederek
ihanet ettim
bilirsin soğuğa gelemem
ve yanmak için biraz ateş
biraz kül
az biraz oksijen gerek ciğere
bir de kıvılcım
bak bu yalan işte
sen zamanında sobalıydı kalp evi
bu yüzden kıvılcım çok gerekliydi
şimdi kimse kimsenin muhtaç değil külüne
hem kalpler sevmiyor öyle
komşuluk ilişkisini..