Sessizlik.... Ve yine yine yine sensizlik!


Yine bir ağır özlemin demiyle başbaşayım

Hasretin yüreğimi yaktıkça benliğim hep üşümeye mahkûm .
Yarın bayram biliyor musun babacığım?

Ve ben her bayram sabahı olduğu gibi yine seninle sınanacağım..

-Hep demişimdir "Yakup Yusuf’u ile ben seninle sınandım hep işte bu buruk vedâ’nın hüzünlü portresi çiziliyor her bayram sabahı gözlerime.

Bir ağır sancı dolandıkça ruhumun acıyan tarafına kafayı yiyecek gibi oluyorum yemin ederim.

’Baba..Babam...Babacığım ...

Bir ses yankılanıyor tütün sarısı yüzümden kan sancısın gizli olan gözlerime, kendi kendime soruyorum acaba bu bayramda
Babam rüya’ma gelir mi buluşur muyuz bu bayramda ?

Öptürür mü toprak kokan ellerini bayram harçlığı niyetine,suallerim her defasında cevapsız kalıyor...

Hatırlıyorum da hani küçükken ürkek bakışlarımda hissederdin ya bende ki korkuyu şimdi sen tüm bu anlattıklarımı hissediyor musun ? Bilemiyorum belki bir evet belki de çekingen hayır bilemiyorum işte.

Yine bir sessizlik sarıyor etrafımı seni her anımsayışımda tekrar bir ölüm soğukluğunun elleri değiyor sineme...

Ey "koca çınar "

-Sana sesleniyorum ...
-Biliyorum ki; hissetmişsindir şimdi ’sen’,seni bir türlü unutamadığımı...

Unutmayacağım da hasretinle yanacağım yanına gelene kadar.

Öyle özledim ki;
tarifini yapmak mümkün değil...

Baba sahi unutmadan şunu da söylemek isterim bugün gibi tam bir ay sonra yirmi dört yılın son basamağından yirmi beşinci yılı ilk basamağına adım atacağız , ayrılığımızın.

’Sen’ yanlız ’ben’ yetim,
Ve her yıl olduğu gibi yine sonbahar kokacak yüreğimi özlem kıyıları.

Bu gece uğrar mısır dûalarımdan rüyalarıma ?

Öper misin yine kahve saç uçlarımda kıymetlim der misin yine?

Çok şey istemiyorum baba
sadece bayram harçlığı niyetine...



Vuslatı kelam


Hayırlı bayramlar

Yazimi gune tasiyan secki kuruluna sonsuz tesekkurlerimle