Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Ömer Faruk Hüsmüllü
Ömer Faruk Hüsmüllü

Çapulcu Manyak-5

Yorum

Çapulcu Manyak-5

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

446

Okunma

Çapulcu Manyak-5

Çapulcu Manyak-5

Bir parkın kapısından içeri girdim. Yerleri ve ağaçların üzerini beyaz bir örtü kaplamış, kar sanki hızını burada daha da artırmış gibi. Küçük bir ağaç büyüklüğündeki manolyanın o güzelim mor ve beyaz renkli çiçekleri kaybolmuş karın altında. Karla kaplı banklardan birinin üzerindeki karları , elimle iteleyip oturabilecek kadar bir yer açtım kendime. Bir köpek geliyor yan taraftan karlara bata çıka. Beni görüp yönünü bana doğru çevirdi. Yanımda durdu. Gözlerimin içine bakıyor, salladığı kuyruğundan biraz kar dökülüyor. Benden beklentisi olduğunu anladım da bende ona verebilecek ne var ki...
-“Üzgünüm, sevgili köpek. İstersen bu soğukta benimle boşuna vaktini kaybetme, git başka yerde şansını dene!” diyorum. O, bakmaya ve kuyruğunu sallamaya devam ediyor. Güzel güzel konuştum, anlamadı. Kızdım.
-“Ne laf anlamaz hayvansın! Defol it oğlu it!” diye bağırdım.
Bu sefer anladı söylediklerimi, başını öne eğip yanımdan ayrıldı. Arkasından bakıyorum, sol arka ayağı sakat; önceden fark edememiştim. Şimdi ona bir lokma ekmek olsun veremeyişime ve hakaret etmiş olmama daha çok üzülüyorum.
Ağaç dalları yere doğru eğildi, bakalım bu kadar kar yükünü çekebilecekler mi? Kırılmasınlar? Yok canım, ta o kadar fazla değildir üzerlerine konan kar. Ağaçları düşünüyorum, ya kendim? Üstüm başım karla doldu, giysilerimin hangi renkte olduğu sorulsa bakıp da söyleyemem. Kafamın üzerindeki karların sebep olduğu ağırlığı da hissetmeye başladım. Hiç kıpırdamadan oturuyorum. İşte oturan bir kardan adam! Belki de uzaktan bakan bazılarına göre bir heykel. Ve belki de az sonra buz adama dönüşecek!
Yağış şiddetini artırdı, rüzgar da çıktı. Oyun oynamayı seven bir rüzgar, biraz da dalgacı. Karları bir yerden alıyor başka bir yere götürüp yığıyor, daha sonra oradan da alıyor... Park ıssız, kimse yok. Bu karda boranda kim olur ki... Buraya bu havada gelen adamın aklından zoru var demektir. Yanılmışım. Düşüncelerim gerçekle çelişiyor. İşte, karşımda bir adam var, bana yaklaşıyor. Ayağında çizmeleri, sırtında boğazlı kalın bir kazak, belinde kuşağı ve bu kuşağın içine sokulu iki cam bardak, bir elinde ibrik diğerinde orta büyüklükte bir güğüm...
-Boza var, bozaaacııı... Vereyim mi amca? Diye soruyor bana. Yaşça benden büyük olduğu halde bana “amca” dedi. Kar demek ki öylesine kamufle etti beni ki, bozacı gerçek yaşımı tahmin edemedi.
Bozacı teklifini birkaç kere tekrar etti, hiç cevap vermedim. Hatta hiç kıpırdamadım. Ağzından hafif bir sesle:
-Kaçık, sözünün çıktığını duydum.
-Bozacııııı, diye bağıra bağıra oradan uzaklaştı.
Bana kaçık diyen adama bak sen, in cin top oynayan bir yerde, burada boza satmaya kalkıyor. Kime satacaksın? Ağaçlara mı banklara mı? Asıl kaçık sen olmalısın bozacı efendi!
Önce ayaklarım, sonra yüzüm ve ellerim; en sonunda da bütün vücudum uyuştu. Donuyor muyum? Olamaz, çünkü şimdi çok üşümüyorum. Gerçi donarken insan üşür mü üşümez mi onu da bilmiyorum ya... Uyku bastırdı, hem de öyle tatlı ki... Günlerdir uyuyamayan ben, bu bastıran uykudan memnun kaldım doğrusu. Gözlerimi kapatıp uyumaya karar verdim, ama kapanmıyorlar. Aksiliğe bak! Gözkapaklarım donmuş, kalmış öylece. Açık duracaklar. Böyle uyuyamam. Oturduğum yerden kalkmayı denesem! Olmuyor. Ayaklarım yere basmıyor, basıyor da zemini hissetmiyor ayaklar. Sanki havada asılı duruyormuşum hissi veriyor. Bir elimi kıpırdatmaya muvaffak oldum, devamlı o elimi kıprdatmayı sürdürüyorum, hangi elim olduğunu ise bilmiyorum. Biraz sonra bu eli hareket ettirdim, sağdakiymiş. Sağ elim hareket etmeyi iyice becerince bununla sol elimi ovaladım. O da canlandı. İki elimle ayaklarıma bir müddet aynı işlemi uyguladım. Nihayet yürümeyi başardım.
Devam edecek...

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Çapulcu manyak-5 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Çapulcu manyak-5 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Çapulcu Manyak-5 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL