bir sonbahar günüydü. Küçük bir çocuk elinde sıkı sıkı tuttuğu kutusuyla, yorgun bir halde bir kaldırıma geçip oturdu. Dikkatle baktığımda elindeki kutunun boya kutusu olduğunu gördüm. O bir boyacıydı. Yaşıtları okula giderken, onun elleri boya içindeydi.
Biri yaklaştı ona, ayakkabılarını çıkartıp çocuğa uzattı. Çocuk hemen boyamaya koyuldu. Küçük olmaSINA rağmen işini ustalıkla yapıyordu. Ayakkabılarını giyip uzaklaştı adam, hemde parayı ödemeden. Küçük "amca parayı vermedin" dedi. Adam umursamaz bir tavırla kahkaha attı ve eliyle çocuğu geriye doğru itti. Orda onca insan vardı. Bir tanesi bile "yazıktır, karışma" demedi. Merhemet ölmüşmüydü günümüzde acaba? Neden hiç kimse bu haksızlık karşısında ses çıkarmadı. Sadece kahkaha attılar kalpleri taşlaşmış bir şekilde. İnsanlık, fedakarlık,merhametlik,dostluk ve ismini bilmediğim nice güzel şeyler yoktu. Saygı, sevgi, yardım yoktu artık, yoktu...
Dost dediler, dost her daim yanımızda dediler. Birinin ayağı kayınca, dost tutar elini dediler. bilmedilerki dost kuusunu kazan..Dostluk sırtından vurmak mıydı? Dost hani yanımızdaydı? Daha ilk dönemeçte o bırakıp gitmedi mi zaten? Dost hani fedakardı? Nerde dostluk, nerde dost bildiklerimiz?...
Bizden öncekilerde böylemiydi..? Birileri yazar, çizer, karalar. Birileri televizyona çıkıp fedakarlık, merhamet, insanlık diye bağırır. Peki insanlık deyip durdunuz ya neydi o insanlık? Yanıbaşımızda duran komşumuzun aç, yardıma muhtaç olduğunu bilipte, aldırış etmeden kendi paramızı sarfetmek midir? Bayramlarda akrabalar ziyaret edilirken, bayramı sadece tatil olarak görüpte yurt dışına çıkmak mıdır? Türk, kürt, Alevi, diye ayrım yapmak mıdır? yoksa yaşadığı, ekmeğini yiyip, suyunu içtiği vatana hainlik midir?
Yürürken etrafına bakmayıpta, kendini yükseklerde görmek midir? Sahi neydi insanlık???


EY FANİLER SİZE SORUYORUM; İÇİNİZDEKİ İNSAN ÖLDÜ MÜ YOKSA?



Virane
12.07.2008