NAZLI GELİNİM MAVİ GELİNİM

Bahar tüm coşkusuyla yeniden bize merhaba diyor.
Ağaçlar çiçek açtı, güneş yüzümüzü daha güzel ısıtıyor.
Deniz nasılda güzel, oyyy benim mavi nazlı gelinim.
Sessiz, sakin, kendi halinde içinde neler saklıdır da
asla sırrını vermeyen kibar gelinim.
Sana bakmaya doyamıyorum
Sabahın ayrı güzel mağrur
Öğlen ayrı güzel, güneşle bir oluyorsun ve bana göz kırpıyorsun
haydi ne duruyorsun koş gel der gibi.
Akşam ise sen yine güneşin dostluğuna sığınarak en güzel renkleri
yine bana sunuyorsun, sen benim kadim dostumsun.
Tüm güzelliğini her dönem ayrı sunarsın yazın başkaaaa kışın başkadır edan
Ah bu yaz yine geliyor sesin ile tuzun ile maviliğin ile seni seyretmek
bana coşku veriyor. Gün doğuşun başka, gün batımın ise bambaşka.
Nazlı gelinim, sabır taşı gelinim benim, hepimize kucak açan
anaç gelinim. Kumsalın da oturup seni seyretmek ve hayatımın keyfini
sürmek seninle ne kadar güzel. Ama herkes benim gibi bakmıyor sana,
Üzerinden tonlarca ağırlıkta gemiler geçer susarsın misafir dersin
ama o misafir içinde ki tüm kara ve yağlı kirini kusar ve gider
Gönlün o kadar geniştir ki bir de bu acımasız misafiri döner balıklarınla beslersin.
Ya o güzel incecik kumlarla kaplı bahçen, altın sarısı saçlarındır sanki.
Evet yine yaz geldi bahçende çok misafir ağırlayacaksın ama hepsi aynı olmayacak.
Kimi yemek yiyecek çöpünü bırakacak, kimi içki içecek şişesini kırıp kumların altına
saklayacak ama sen yine de sessiz ve sakin onları ağırlayacksın.
Dedim ya nazlı gelinim herkes benim gibi muhabbet etmeyecek seninle.
Ben sana bakmaya kıyamazken, ben senin güzelliğine doyamazken,
renklerini aklımdan çıkaramazken insanoğlu gelecek ve yine seni kirletecek.
Ve sen yine o anaç tavrınla affedeceksin.
Belki şöyle diyeceksin bana benim yeşil kardeşimde aynı durumda
o da benim gibi gönlü geniş ve misafir perverdir. Biz alışkınız insanoğluna.
Ama bir gün hiç belli olmaz yeşil ile mavi kızarsa bu durma, insanoğlu sakın korkma