İnsan insanla insandır erken diye bir kavram vardır bazen illet bazen candır uyuyanı uyandır yaşanması gereken anlık andır yaşanılmayan yaşanmayan keşkelerin Hakimiye hakim zamandır asil yamandır pişmanlıkların gövdesinde çığır açmış dinmeyen dindirilemeyen hüzünlerin başyapıtı Kara bir kutu değer anlaşır elbet kalkınca öksüzün tabutu neden neden yok bir neden kırılmış kırmışız bilip bilmeden yazmışız silmeden büsbütün yıkanmışız çileden
baharı sindiremeden sabırlardan sabırlardan dilemişiz sabır avuntulardan kuru avuntu bir gün bir gün diye diye kalmadı bir gün elde avuçta sade bir dün tadına varamadan yarım kaldı bugün yarım yamalaklarda boğuşuyoruz bir kadeh kalkıyor hayalleri tokuştuyoruz düşlemekten kendimizi alı koyamıyoruz yetiniyoruz yetinmeye çalışıyoruz alışıyor gibi alışıyoruz matemli kalabalığa karışıyoruz ve başlıyor yeniden bir seher yelinde keder