5
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
1530
Okunma

’BEŞ KURUŞ. (ANI)
" Orta iki talebesiydim. Haftalık okul harçlığım 25 kuruştu. Akşamdan tahta bavulumu hazırlamıştım. Ertesi gün Cilavuz’a köy enstitüsüne okuluma gidecektim. Uyumadan önce babamın pantolonunun cebini dışarıdan yokladım. Bana vereceği harçlığı geceden cebine koyardı. Tek bir demir para vardı. 25 ve 5 kuruşluklar aynı çaptaydı ve hangisi olduğunu dışarıdan el yordamı ile anlamak oldukça zordu... O demir para şayet 25 kuruşluk ise okula kamyon kasasında gidebilecektim. Beş kuruş gidiş, beş kuruş dönüş, kalan on beş kuruşta bir hafta için idareli kullanırsam yeterliydi. Şayet o para 5 kuruşluk ise o kadar yolu yayan gitmem, gelmem ve 5 kuruşla bir hafta idare etmem gerekecekti. 25 kuruş olması için dua ederek uyudum...
Ertesi gün uyandığımda ise kaderimin dönüm noktası oldu. Gece babam yatağında ölmüştü. Cilavuz’a gidemedim. Babamın cebinden ise 25 kuruşluk çıkmıştı. Şayet babam bir gün sonra ölmüş olsa idi, o okuldan asla bir daha geri dönmez ne edip eder tahsilimi tamamlardım..."
1939
Sevgili Babam’a...
Kağıtsız Şair.
NOT:
CILAVUZ KÖY ENSTİTÜSÜ
Cılavuz Köy Enstitüsü’nün Kuruluşu
Eğitim ve öğretime büyük önem veren Mustafa Kemal Atatürk, Başbakan İsmet İnönü, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç’un başkanlığında Türkiye’de üç eğitmen okulu açılmıştır. Bunlar Düziçi (Adana), Hasanoğlan (Ankara) ve Cılavuz (Kars) Eğitmen Okulları’dır.