Yönetim eğitim ve anlayış meselesi hakkında

Yönetici orkestra şefi gibi olmalıdır.
Korodaki herkes görevini tam yapıyorsa, yaptığı iş anlamlıdır. Yoksa yanlış yapanların başına sopasıyla vurmaya kalksa; ne sopa kalır, ne koro ne icra ne de moral.
Buradan hareketle; beş kişilik bir ailede düzen sağlayamıyorsak, yirmi haneli bir apartmanda kalıcı bir düzen kuramıyorsak, bir okul verimli yönetilemiyorsa, mahalle muhtarından, ilçe kaymakamından, belediye başkanından,ülkenin başbakanından, ne yüzle ve ne hakla daha kaliteli hizmet bekleyeceğiz.
Ücretli uşağımız mı ki bu insanlar?
Bize insanlığı, ahlâkı, hakkaniyeti kimse öğretemez. Süt neyse, kaymağı da odur.
Söz dinlemeyen bir evladımızın ne kadar moralimizi bozduğunu bir düşünün.
Bir de milyonları yönetmesi gereken insanların ruh halini düşünün.
Bu kadar yüksek gerginlik ve stres insan yaradılışına aykırı bir durum.
Orkestra şefi görevini tam yapamıyorsa, koro üyeleri şapkasını önüne koyup, hal ve davranışlarını, bilgi, deneyim ve donanımını bir daha gözden geçirmesi gerekiyor.
Çözümün bir parçası mıyız, yoksa herşeyi başkasından bekleyen duyarsız ve tembel miyiz?
Dört at bir arabayı çekiyorken, bir tanesi "nasıl olsa üçü çekiyor ben kendimi yormayayım" diye düşünse üç at, araba ile birlikte onu da çekmek zorunda kalır.
Yönetim bir sistem meselesidir.
Eli sopalı, dili küfürlü, bakışları hırçın bir çobana ihtiyaç yoktur.
Bireyler ise sistemin dişlileri gibidir.
Biri dursa tüm makina kilitlenir.
Toplumda bireyler olarak hak, görev ve sorumluluklarımızı eksiksiz yapabilirsek, orkestra şefimiz çubuğunu en verimli şekilde kullanacaktır.
07.12.2017
Ali Rıza Malkoç
#armozdeyis