Garantisi Yok, Tercih Size Kalmış

Bilmediğimiz, anlamadığımız, düşünmediğiniz, düşünemediğimiz birçok konuda, yapanlara ve yapılanlara kızarken, kırılırken, yakıştıramazken; insan bir dönüp de kendisine bakıyor mu acaba?
Beğenmediği, eleştirdiği, yanlış gördüğü o bazı şeylerin aynısını, kendisinin yapmadığı/yapmayacağı/yapamayacağı garantisini verebiliyor mu acaba?

İnsanlar cahilliğini gidermek, bilgili ve kültürlü olmak için Üniversiteler okurlar.
Bazen, o kadar Üniversite okuyanlara bakıyorsunuz, cahilden de cahil kalmışlar.
Bu hep böyle olmuştur, nice çok okuyanlar görürüz ki, ahlâk deseniz yok, karakter deseniz, daha tam oturmamış, her bakımdan eksik, aksak, noksan, çürük, zayıf, kusurlu ve karaktersiz…
Demek ki adam olmak, adam gibi adam olmak, öyle çok okumakla veya para, pul, yaş, işle alakalı değil.
Peki ya ne ile alakalıdır.
Edep, adap, etik, ahlak ve karakterle alakalıdır.
Belki okumak cehli giderir, geriye kalan…

Ya içindesindir hayatın büsbütün ya da dışında…
Yani, ya dirisindir, ya da ölü.
Öyle maskeler takınmanın bir âlemi yok.

İnsanların zihninde ve düşüncesinde, sayısız gerçek, yalan, düzmece, anlamlı-anlamsız şeyler vardır.
Bunların dışarıya çıkması için, muhakkak başkaları kullanılır.
Bunun için, bazıları kırılır, bazıları kazanılır.
Zihindeki mevcutların ağırlığına, yoğunluğuna göre, seçici davranmaya başlarsınız.
Neticede, ya kendinizi düzeltirsiniz, ya da helâk olur gidersiniz.
Artık tercihlerde bulunmak, size kalmıştır.

Üzülme sen, üzgün durup, yüreğimi dağlama,
Ümitvar ol, kadere isyan edip de ağlama,
Nefse kanıp, her şeyini, şu dünyaya bağlama,
Niceleri, bağladı da, sonları toprak oldu.

İnsan, hayvan, bitki, ağaç, börtü böcek,
Vade tamam oldu mu, herkes ölecek.

Müptela olmuşun varlığına istemem cihan,
Kâr etmez bilirim, inan asla eylemem figan.

Kerim BAYDAK
[email protected]