FIKRA GİBİ
Trabzonlu Rüstem Baba ekmek parası için Zonguldak’a madene gider.
Biraz daha para kazanmak için fazla mesai yapar. Çok yorulur. Kömürün dumanı ciğerlerini perişan eder. Haydarpaşa Verem Hastanesine yatar.
Rüstem Baba, sevecen, Alçakgönüllü ve şakacıdır.
Yemekler dağıtılır. Hemen bir kedi yalanmaya başlar. Rüstem Baba yemeğinin bir kısmını kediye verir.
Kedi daha Rüstem Babayı bırakmaz.
Aradan bir ay geçer Rüstem Babanın kafası bozulur.
-Ulan kedi, sen yeyisun şişeyusun, ben yedikçe zayıflayrum. Sağa daha yemek yok.
-miyav miyav!
-Git Başhekimin Odasına sağa da yemek çıkarsun.
Bu arada hemşire de kapıdan onları izliyordu. Gitti Başhekime:
-Efendim Lazoğlu Rüstem Baba kediyle konuşuyordu.
Ona böyle böyle diyordu.
-Sen sakın bir şey deme.
Başhekim Rüstem Babanın odasına gelir.
-Akşama kediye yemek çıkacak.
-Yoksa oni hav kedi mi söyledi sağa!
Yusuf Yılmaz