Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Hande Ağırman
Hande Ağırman

Köşe Yazısı 3

Yorum

Köşe Yazısı 3

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

814

Okunma

Köşe Yazısı 3

Emeklilikle Görevi Bitmeyen Arif Amca
Bu hafta günü hatırlamamakla beraber 2004’ün Mayıs ayında Bandırma’da tanık olduğum bir durumu ele almak istiyorum.
- Ben bankada gişe sıramı beklerken yaşça biraz büyük bir güvenlik görevlisi bana önceden alınmış sıra fişi uzatarak:
- Al kızım bu işlemini hızlandırır. Dedi sessizce.
- Burada bu kadar bekleyen varken, ben sizi tanımıyorum bu fişi bana niye veriyorsunuz, dediğimde.
- Seni Amerika’da okuyan kızıma benzettim biraz, aman kızım yüzün benzesin de huyun benzemesin. Dedi, nemli gözlerle.
- Siz benim işlemimi hızlandırmak istediniz, ben de bir kızınız olarak sizi dinlemek istiyorum dediğimde, amcanın yüz ifadesindeki o mutluluğu tarif edemiyorum.
- Ben polis memurluğundan emekli olunca, emeklilik maaşı geçinmemize yetmediği için gördüğün gibi kızım, bu özel bankada güvenlik görevlisi olarak çalışmak için de az uğraş vermedim, buranın genel müdürü tanıdık olduğu için işe alınmamda kolaylık sağladı. Dedi, bir beden dili mahcubiyetiyle.
- Peki niye huyun kızımın huyuna benzemezsin dediniz Arif amca?
- 2 yıldır eğitimi için Amerika’ya gönderdik, ilk 6 ay sık sık bizimle iletişim kurardı. Ama son zamanlarda sadece paraya ihtiyaç duyduğunda arar, üslubu da bize yabancı geliyor. Annesinin ısrarı üzerine geçen yıl ziyarete geldiğinde eski kızımdan hiçbir eser yoktu, kızım. Deyip, gözünden yaş aktı.
En kutsal mesleği seçen ve kızının eğitimi için çaba harcayan Arif amca niye mutsuz? Değerli okuyucular, sizce Arif amcayı bu kadar üzen kendi ülkesinde tam anlamıyla emeğinin karşılığını alamamak mıydı? Yoksa eğitim alsın diye gönderdiği kızını başkalarının yaşantısına bürünüp anne babasını bile beğenmeyen figüran kızı mı? Evet her iki durum da acı.
Peki tersi olsaydı? Amcayı emekliliğinde bir bankada güvenlik görevlisi olarak değil de hanımıyla güzel bir tatil köyünde karşılaşmış olmaz mıydık?
Kızından bahsederken; kızının hal ve hareketlerinden değil de başarısıyla övünüp mutluluk göz yaşlarıyla anlatmaz mıydı?
Anlaşılacağı üzere ülkemizde mutlu bireyler olarak yaşayabilmemiz için; devlet yöneticilerimize görev düştüğü kadar, millet olarak ta biz mutluluk ile mutsuzluğun en önemli etkenlerinden biriyiz.
Hande Hamdiye AĞIRMAN
Önce Vatan Gazetesi
10.08.2017

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Köşe yazısı 3 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Köşe yazısı 3 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Köşe Yazısı 3 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL