Kalp ve gönül hep iyilikten yanadır aslında,insan Rab’bine karşı nankör olmasa...Allah’ın verdiği sayısız nimetleri hele bir düşünelim,düşünmeye bile gücümüzün yetmeyeceğini hemen anlarız! Allah,gönderdiği peygamberler ve kitaplarla,insanlara "kullarına" bir yol çizerek vaatte bulunmuş ebedi bir hayatla ve cennetle mücdelemiş...Allah’ın bildirdiği yolda değilde nefsinin uyduğu yolda gidenleri ise cehennem ile uyarmış!
İnanan ama günahkar olan her insan işlediği günahlardan tövbe edebilir ve Yaradanına sığınır.Bu dünya fani,oysa ahiret yurdunda ebedi bir hayat biz insanları beklerken üç beş günlük saltanata,zevke,safaya kanarak günah içinde yüzmek,Allah’ın emirlerini yerine getirmekten imtina etmek ne kadar yanlış ise sonuda hüsrandır. Bizler ne kadar şanslı olduğumuzun farkında değil gibiyiz! Çünkü biz Allah’ı aramadan bulanlardanız,müslüman bir ülkede,müslüman bir ana babadan meydana gelerek imanı gönlümüzde bulanlardanız! Hal böyle iken doğru yola adım atmak,tövbe ederek günahlardan dönmek ne kadar akıllıcadır! Her inanan müslümanın yolu tevhit yolu olmalı! ""…التَّائِبُ مِنْ الذَّنْبِ كَمَنْ لَا ذَنْبَ لَهُ – “Günahından tam olarak dönüp tövbe eden, onu hiç işlememiş gibidir.”" (İbn Mâce, zühd 30; et-Taberânî, el-Mu’cemü’l-kebîr 10/150) İşte bu ayette olduğu gibi insanlar çaresiz değillerdir.Yeterki Rab’bi ne dönmeyi bilsinler ve pişmanlıkla tövbe etsinler! Diyeceğim bu kadar,başka söze gerek olduğunu sanmıyorum! Kul SEYYAH