Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Birsen İNAL
Birsen İNAL

EĞİTİM SERÜVENİNDE 43 YIL VE ŞİMDİ VEDA ZAMANI

Yorum

EĞİTİM SERÜVENİNDE 43 YIL VE ŞİMDİ VEDA ZAMANI

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1276

Okunma

EĞİTİM SERÜVENİNDE 43 YIL VE ŞİMDİ VEDA ZAMANI

EĞİTİM SERÜVENİNDE 43 YIL VE ŞİMDİ VEDA ZAMANI

“Vedalar gözüyle sevenler içindir, çünkü gönlüyle sevenler ayrılmaz.” Mevlana

Her ne kadar da başlıkta ‘veda’ dediysem de gönülden sevdiğim mesleğime veda etmeyeceğim sadece çalışma hayatıma nokta bırakıyorum. Zira öğretilerim bitmez bu can bu tende olduğu sürece…

Keşke zamanı ölümsüzleştirebilseydik. Ama nafile zaman akıp giden bir süreçtir. Bu süreçte elde kalan ise iyisiyle kötüsüyle anılarımızdır. Zaman içinde bir şeylere ulaşmak için hep ileriye doğru koşar dururuz. Koşarız koşmasına da zaman zaman geriye dönüp bakmak da gerekir.

Evet, geriye dönüp baktığım zaman ömrümün uzunca bir sürecini eğitim alanında hizmetle geçirdim. Bu süreçte hafızam beni yanıltsa da zamanın belleği yanılmaz. Zaman belleğini aralayacak olursam; yüzüm meslekte geçen yılların çizgileriyle harita gibi adeta. Çizgilerin hangisine baksam bir anı ve her anıda bir üretkenlik bir öğreti görüyorum. Her bir çizgimin ardında güzel yerlere yolladığım ‘Umut Çiçeklerim’ var. Bu da bana dünya zenginliklerinden bir hazine sunuyor. Öyle bir hazine ki ne parayla ne de pulla doldurulamaz.

Araftayım şimdilerde. Veda kararı aldım ama yapabilir miyim, yapamaz mıyım arasında gidip gelmekteyim. Çünkü; altı yaş itibariyle her sabah okula gitme telaşesini zevkle yaşayan biriyim. Bir ömür, dile kolay. Alışkanlıklar var ki vazgeçilmezdir. İşte ben de o vazgeçemeyeceğimi düşlediğim alışkanlığımdan ayrılmaktayım. Kısacası tarifi de icrası da zor olacak ayrılıklardayım…


Neyse ki yapı gereği hep bir B planım olmuştur. B planıma göre; haftanın bir günü okuma yazma bilmeyen birine gönüllü öğretmenlik yapmak, bir gün yayınevine ya da kütüphaneye gitmek, bir gün gazeteye gitmek, bir gün ihmal ettiğim akraba ziyaretleri, bir gün vazgeçemediğim kültürlerimizden biri olan hamama gitmek. Oldu beş gün. Hafta sonu arkadaşlarla buluşma, Pazar günü de evde oturma. İşte yine dolu dolu bir yaşam! Bu da benim yaşam tarzım…



Sizi unutmayacağım mesai arkadaşlarım… Altın Kızlar namıyla Efsane Öğretmenler Nermin Ergin, Ayfer Yücesoy, her zamanki saygın ve sessizliğiyle Aydın Atlı, Sanatçı edasıyla Kalemdaşım Resul Üstün, Sakin ve kendinden emin tavrıyla Celal Kaçmaz…



Her gördüğümde ‘Sayın Bay Muhasebecim’ diye takıldığım Mahzun Aydemir, pc’sinin başında buğulu gözleriyle bakan Bilge Kapçak, çözümsüzlüklere sakince bir çözüm bulan yüzünden gülümsemesi eksik olmayan Psikolog Eser Karayel, adıyla bağdaşan engin yürekli Deniz İldeniz, Hem dili hem de dilçeği olan becerikli ve anaçlığıyla öğrencilerimizi sarıp sarmalayan Elife Düzgün, son on yıl beraber çalıştığımız ve saygısında zerre kusur etmeyen emektarımız Halil Ay, ‘Konferans salonunu düzenleyeceğiz’ dediğim zaman, ‘Tamam Birsen Hocam, üçümüz geleceğiz’ diyen ve ara ara acıyla düz duvara tırmanan Azize Çetin, gülerken yürekten gülen Türkan Ekin, her zaman asil duran Medya Şanlı, görev sorumluğu ve titizliğiyle tanıdığım Yıldız Özakbulut, eğer ki mönüde İzmir Köfte varsa, ‘Kuru köfte, yoğurt var mı?’dediğimde; ‘Ne demek Hocam, siz yeter ki isteyin.’ diyerek elinin lezzetini konuşturan Ahçımız Sedat Bilici, yemekleri döktürmemeye azami itina gösteren Ahmet Bozbey ve Mesut Korkmaz, bozuk paralarla kantinden su alırken ‘Öğretmenler cimridir.’ esprisini yapan Kantinci Şahin Korkmaz, çaykolik olan benim çayımı kupada getirmeyi ihmal etmeyen Mizginciğim, eğer ki görmemişsem ne eder eder bana günün ilk sessiz selamını çakar dünya seslerini görmekten mahrum Hasan’ımız, her sabah günaydınlaştığım güvenliğimizi sağlayan Engin Adsay, Ramazan Arpa ve Yılmaz Arpa sizleri de unutamam…



Ve giderken; meslek hayatımın son altı yılını severek, inanarak ve mutlulukla görev yaptığım Dicle Fırat Koleji Yönetim Kuruluna, her biri diğerinden değerli yüreği güzel öğretmen arkadaşlarıma, varlık sebebimiz ‘Umut Çiçeklerim’ dediğim sevgili öğrencilerime ve özveriyle çalışan İdari, Teknik ve Yardımcı Hizmetler ekiplerinde görev yapan tüm arkadaşlarıma görevlerinde başarılar, yaşamlarında sonsuz mutluluklar diliyorum. Yine olmazsa olmazımız Değerli Velilerimiz; sizlerden hiç mi hiç incinmedim, benim için her zaman değerlisiniz. Size de ‘Allahaısmarladık’.

Benden sonra Dicle Fırat İlkokulu Müdürlüğü görevini yerine getirecek olan meslektaşıma da en kalbi duygularımla başarılar diliyorum.


Ben de bir insanım. Kusurlar insanlar içindir. Varsa hata ve kusurlarım için hepinizin hoş görünüze sığınarak ‘Allahaısmarladık’ diyorum…



Eğitimci Yazar Birsen İNAL / 09.06.2017

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Eğitim serüveninde 43 yıl ve şimdi veda zamanı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Eğitim serüveninde 43 yıl ve şimdi veda zamanı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
EĞİTİM SERÜVENİNDE 43 YIL VE ŞİMDİ VEDA ZAMANI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
DemAN
DemAN, @deman
3.10.2017 13:56:31
Mutlu bir hayatın anatomisi; öğretilerini bir başkalarıyla paylaşmak çok yüce bir duygu.

Ne mutlu size hocam

Ve şimdi anıları yazarak, anları ölümsüzleştirmek var sırada.

Ömrünüze bereket ve sağlığınız daim olsun


Selamlarımla
Etkili Yorum
sa
sabri ayçiçek, @sabriaycicek
14.6.2017 22:57:27
Merhaba öğretmenim!
Hayat böyle işte.Kırk değil yüz kırk yıl da olsa her şeyin bir sonu var(mış)...Yeni hayatın size güzellikler sunması dileğimle hayırlı olsun diyorum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL