Biz insanlar olarak ;
Yaratılışta ailemizi, cinsiyetimizi, yasadıgımız ülkeyi, dogdugumuz memleketi, fiziksel özelliklerimizi seçmemiz mümkün değildir. Bunlar hep alemlerin rabbi olan ALLAH’ın ( c.c ) takdiridir.

Birer imtihan vesilesi olarak rabbimiz gerek yaratılışta gerekse yaratılıştan sonra bizi bazı eksikliklerle sınamakta ve sabrımızı dilemektedir.

Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o sabredenleri! ( bakara 155)
Ayetinde belirttiği gibi..

Yaşadığımız dünya üzerinde milyonlarca insan dini, dili, ırkı, fiziksel bazı rahatsızlıklar ve özellikleri nedeniyle ne yazık ki bazı diğer insanlar tarafından hor görülmekte ve alay edilmektedir.

Bunların bir imtihan vesilesi olduğunu düşünmeyen ve alay eden insanlar
Biz insanı en güzel biçimde yarattık.(tin,4)
Ayetine direk olarak muhatap olup rabbimizin ayetine karşı bir tavır segilemekte ve günah işlemektedirler.

Bir ikinci ayettede
Ey iman edenler! Bir topluluk bir toplulukla alay etmesin (hucurat.11)
Ayetinin yine direk olarak muhattapı olup yine rabbimizin ayetine karşı bir tavır sergilemekte ve yine günah işlemektedirler.

Bu durum hor görülüp alay edilen insanların imtihanı iken, bu sefer hor görüp alay edenlerin imtihanı durumuna gelmekte ve ne yazık ki bu imtihanı kaybetme noktasına gelinmektedir. Doğrusunu ALLAH bilir.

Bizler biliyoruz ki, bir dakika sonramızın garantisi yok, ve başımıza ne geleceğinide bilmiyoruz.
İnsanları dini, dili, ırkı, milliyeti fiziksel rahatsızlıkları ve özellikleriyle hor görüp, alay edenlerin bu ayetlere dolayısı ile rabbimize ve yaratışına karşı gelmekte olduklarını bilmeleri gerekmektedir.

Ve bu büyük bir vebaldir, bunun hesabı da mutlaka çok çetindir.

Doğrusunu ALLAH bilir.

Selam ve dua ile..

Volkan AKYÜZ