Bir Kartpostalın Hatırlattıkları

Hergün okula giderken kızlı erkekli binlerce orta okul ve lise talebesi olarak bu köprüden geçerdik.

Köprünün başında hergün sinema afişleri olurdu ve o afişler ve filmler günlük değişirdi. Lâkin değişmeyen bir şey vardı, çıplak ve edepsiz resimler. Sapık Yeşilçam filmlerinden +18’ lik sahnelerin üstünde Parçala Behçet, O Biçim Arzu vs yazardı.

Hepimiz okul yolunda o köprüden yüzümüz kızararak, hicap duyarak geçerdik de, bu çıplak resimleri ve sapık afişleri büyüklerimiz hiç görmez miydi?

O zaman Kaymakam, Belediye Başkanı, Milli Eğitim Müdürü, Müftü vs yetkililer var mıydı acaba bizim memlekette?

Bu necasete, bu hayasızlığa diliyle "Dur" diyecek, eliyle "Durduracak" mesuliyet sahibi adam yokmuş galiba o devirde o makamlarda...

O yıllar bizim Alata Köprüsünde gördüğümüz bu +18’lik afişlerin aynısının tüm vatan sathında ve ülke genelinde bütün il, ilçe ve kasabalarda da sergilendiği gerçeğini yıllar sonra öğrendim. Ve bir neslin nasıl mahvedildiğini, bu hale nasıl geldiğimizi de.

Şimdi o afişlerde gördüğümüz +18’lik filmler ve sahneler tüm televizyon kanallarında, gerek yerli dizi, gerek reklam gerek Evlendirme Proğramları adı altında ya da "O Tarz Benim", "Bu Sitil Senin" şeklinde necaset akıtmaya devam ediyor.

Ne zaman bu köprüden geçsem kendi kendime mırıldanırım:
"Adam yokmuş" diye...

Not: Burada Alata Köprüsünün hiç bir suçu yoktur. O sadece ism-i mekân. Zaten ona soran olmamıştır, resimlerden memnun olup olmadığını.

Gazi Hüseyin Kılbaş