Acil serviste Bir Martı

Yıl 1986 hemşirelik yapıyorum Normalde sigorta hastanesinde çalışıyorum Ama arkadaşımla beraber boş olduğumuz günlerde yeni açılan özel bir hastanede gece nöbet tutuyoruz.
O gün hava çok yağmurluydu Ama bardaktan boşanırcasına değil kovadan boşanırcasına ve gece 3:00 oldu Arkadaşımı biraz dinlenmek üzere yanda boş odaya gönderdim. ben acil serviste bekliyorum. Yağmurun sesinin arasında başka bir sesler geliyor kulağıma "vik vikvik’ dışarı çıktım kapının önünde koc bir martı ağzından ip gibi bir şey sarkıyor.
" ne oldu oğlum hasta mısın gel içeri gidelim bakalım neyin var." İtiraz etmeden kucağıma geldi.
Yan odadan arkadaşımı uyandırdım "o ne kızım nereden buluyorsun bunları"
Ağzına misina mı denir saplanmış tek başına çıkaramadım. Beraber denedik olmadı. Doktora haber verelim dedim arkadaşım bize kızar deliler der. Yine de bir üst katta ki odayı aradım uykulu bir sesle " ne var’ dedi.
-Doktor bey hasta var
-Nesi var
-ağzında misina var
-manyak mısın bu saatte saçmalıyorsun
-vallahi doğru lütfen gelin dedim.
Binbir küfürle geldi kucağımda martıyı görünce
-manyaksın ya nereden buldun
-kapıya gelmişti
Sağolsun yine de müdahale etti martıyı sıkıca tuttum arkadaşım ağzını açtı doktor da misinayı ve iğneyi çıkardı. Teşekkür ettim.
- bir daha saçmalıkla uyandırmayın dedi ve gitti.
İyileşen martı kucağımda hareketlendi götürüp kapının dışına bıraktım.
Bu yaşadığım gerçek bir hatıradır.
Hacer Sarıgül