Mutsuz bir kadının kendini rahat ettiği tek yer sıgındığı hayalleridir. Kimsenin yaklaşmasını istemezler, birilerinin hayallerini keşf etmesini sevmezler, kimsenin onların hayallerine şahit olmalarını kabul etmezler. Birileri bu mutsuz yüzlerin arkasındaki hayallere ulaşmayı başarmak için uğraş verdiğini anladıkları an kaçmaya çalışırlar. Niçin kaçtıklarını bilmek bile istemezsiniz sanırım...
*****************************************************************************************************************************************************

Yalnız kadın hep yalnızdır şikayet etmez ama yorgunluğu gözkapaklarının altında duyulmamış besteler yapar. Okunmamış şiirler yazar. Bir cennet saklar herkesten habersiz. Paylaşmak isterde kimse anlama onun dilinden. Bir kez daha yabancı kalır bir kez daha yalnız kalır..

Bu gece çok harika yazan bir kalem tanıdım ,ve onur duydum tanımaktan da yazıları şiirleri muhteşemde ...Zaman zaman duygu yogunlugu yaşatsada bana ,ben bu kalemin yazdıkları sevdim ...Ve bu kalem adı gibi bin yıl boyunca hep yazması dileğimle ,bir yılın bu en son gününde ,BİN YIL'ın kalemiyle tanışmak bana onur verdi ...Saygı ve sevgiyle kal binyıllarca :)

YASEMİN...

Ne zaman dalgın adımların yürüdüğünü görsem, gözlerine bakarım.Mutsuz kadınları gözlerinden tanırım. Kutlarım...

Evet, haklısınız. Mutsuz kadınlar kadar mutlu kadınlarda vardır.





Yorum için teşekkürler.
Saygımla.

Her şeyi etkileyen kadınlar, kaderi etkileyemedikleri için dalgın yürürler. Ne zaman dalgın adımların yürüdüğünü görsem, gözlerine bakarım.

Sevgili binyıl...severek takip ediyorum yazılarınızı...yine çok güzel bir yazı olmuş...ama ben bir şey eklemek istiyorum...

az da olsa kaderlerini etkileyen kadınlar var...ama yok denecek kadar az sayıdalar...onları attıkları emin adımlardan ve gözlerindeki kendilerine duydukları sevginin ve özgüvenin ışıltısından tanıyabilirsiniz...çok azdır onlar...kendi dünyalarındadırlar...her zaman her yerde rastlayamazsınız...hele ki çoğunluğun yığıldığı o alışveriş merkezlerinde ya da buna benzer kalabalıklarda rastlayamazsınız onlara...doğayı ve doğal olanı sever onlar...ya masmavi bir deniz ile ya da yemyeşil bir ağaç ile buluşup, kendilerini dinlemeyi severler...kuşlarla ve balıklarla arkadaşlık etmeyi severler...kuşların kanadına tutunup gökyüzünde gezmeyi severler...balıkların arasına karışıp denizde kaybolmak isterler...bir kuş gibi, bir balık gibi kendileri olmak, doğal olmak, doğa olmak isterler...çok azdırlar sevgili binyıl ama kaderlerini değiştiren kadınlar vardır...kaderlerini değiştirip, kendi istedikleri hayata ve hayallerine ulaştıkları için hayatları çok kıymetlidir onların...sıradanlıklara harcayacak bir saniyeleri bile yoktur...bir savaşçı gibi savaşıp elde etmişlerdir kendileri gibi yaşayacakları hayatlarını...her saniyeleri çok kıymetli ve çok anlamlıdır...her yerde herkes gibi harcamazlar kendilerini ve zamanlarını...kendilerini severek, kendileri gibi olarak, kendi dünyalarında, kendi yarattıkları kaderleriyle ve sadece onların dünyalarına girebilmeyi hakedecek kadar maskesiz, doğal ve kendisi olabilen insanlarla zaman geçirmeyi severler...herkesle ve her yerde olmadıkları için de yok sayılırlar...ama vardırlar...ve mutludurlar...varoluşlarından gelen sevinci, coşkuyu, mutluluğu yaşıyorlardır...akıllıca delilik ve dervişçe neş'e içinde olup hayatın özüne ve keyfine varmayı öğrenmişlerdir...dilerim bir gün onlardan bir tanesiyle de gözgöze gelir ve onları da yazarsınız...

saygılarımla...sevgilerimle...bu güzel yazıyı kutlayarak ayrılıyorum sayfanızdan...



bilgeperi tarafından 8/31/2008 10:56:13 AM zamanında düzenlenmiştir.