İnsan bazen bir mesaj bekler.
Birkaç kelime, birkaç satır okumak ister.
Belki hiçbir şey yazmayan bir mesaj da olabilir bu…
Komik belki…
Ama bazen boş bir mesaj bile mutlu edebilir insanı…

Çünkü o sadece mesaj değildir.
O sevdiğiniz,
O yere göğe koyamadığınız,
O onsuz nefes alamadığınız,
O kıyamadığınız insanın nefesidir, sesidir, varlığıdır.
O altüst olmuş dünyanızda size iyi gelecek tek şeydir.

O mesaj geldiğinde,
Hayat güzelleşir bir anda…
Gökyüzü yeniden masmavi olur.
Kuşlar ötmeye başlar yeniden…
Deniz sakinleşir, güneş kızarır.
O mesaj geldiğinde,
Hayatınızda ne varsa,
Yeniden nefes alır.

O mesaj gelmediğinde ise;
Hayat bitmesini istediğiniz bir yolculuktur artık…
Ne umudunuz kalmıştır, ne huzurunuz…
Günbatımları bile ısıtmaz artık içinizi…
Bir fincan orta şekerli kahvenin içine hapsedersiniz kendinizi…
Görmek istemezsiniz hiç kimseyi ve hiçbir yeri…

Sadece şunu anlamak lazım…
Beklediğiniz mesaj gelmiyorsa, “yanlış kişiden mesaj bekliyorsunuz”demektir bu…
O hissettiğiniz hiçbir duyguya değmiyordur.
Yüreğinizdeki aşkın onda karşılığı yoktur.
Belki de sizi hiç sevmemiş, siz öyle sanmışsınızdır.
Belki de kendinizi kandırmışsınızdır.
Belki o da başka birinden aynı mesajı bekliyordur.

Ne mi yapmalı bu takdirde?
Hayat sizin hayatınız…
Bir kez yaşayacaksınız bu hayatı…
Kim için olursa olsun değmez hayatınızdan vazgeçmeye…
Hemen yüreğinizi sola kırıyor ve o aşkı terk ediyorsunuz.
Bunu yapabilmek ise pek de kolay değil aslında…
Belki uzun zaman da gerekecektir.
Ama göreceksiniz ki, sonunda O sizden gidecektir.
Sadece isteyin yeter…

Sizlere karşılık alabileceğiniz aşklar diliyorum.
Karşılık alamadığınızda ise o aşktan gidişinizi kolaylaştırmak için sabır ve inat…

Sevgiyle, huzurla ve ille de aşkla hep…