Merak etmiyor değilim hani...
Toplumun büyük bir kesimi dini vecibelerini yerine getiriyor gözüküyor.
Yine büyük bir çoğunluğu edep ahlaktan dem vuruyor.
Diğer bir kısmı insanlık nidalarında bulunuyor.
Ama toplumun kanayan yarası olan ; çocuk istismarın da taciz de tecavüz de azalma oranı görünmezken ,bu oran git gide artıyor bu nasıl bir denklem ben anlam veremiyorum.
Nerede hata yapıyoruz. Hepimiz sadece insanMIŞ gibi rol mu yapıyoruz ?
Nasıl küçücük bedenlere bu kocaman yükü yükleyebiliyoruz.
Bu insanlar baskıyla şiddetle büyütülüyor da ,sonrasında bir duygu patlaması mı yaşıyorlar ?
Bu insanlar sizin benim komşumuz eşimiz dostumuz değiller mi ? Anne babaları bunları canavar olarak yetiştirmiyor değil mi ? Öyleyse nasıl böyle bir hal alıyorlar.
Nasıl bir açlık ki bu torunu yaşındaki çocukları taciz ederken içlerinde bir zerre üzüntü duymak yerine Sadece hapisten nasıl yırtarım derdindeler. Ne zaman insanlığa dair her şeyi bir kenara koyup ne idiği belirsiz bir mahluk haline döndük ?
komşusu açken tok olan bizden değildir derken, komşu çocuğuna tecavüz eder olduk.
Bizlerin çocukluğunun en güzel anıları olan sokakta oynamayı bu iğrenç herifler yüzünden çocuklarımızdan mahrum eder olduk. :(
En üzücü olanıysa günden güne bu durumu kanıksıyor olmamız. Artık bizim için sıradanlaşması ya da sıradanlaştırılması.Böyle büyük bir yozlaşmanın içerisindeyken televizyonlarımızın aileyi, toplumu eğitmek bilinçlendirmek yerine aile içi ilişkilerin içini tamamen boşaltan programlardan başka bir şey yapmaması.
Tek sorunumuz ne giyeceğimizi bilememek Ne yiyeceğimizi bilememek başka hiçbir sorunumuz yok MUŞŞ!!! Öyle diyor televizyonlarımız...
Ben bu toplumsal çöküşe çare olarak en mühim görevin annelerimize düştüğünü düşünüyorum.Babalarımızın da çocuk büyütmedeki görevi tabii ki yadsınamaz.Bedenen ruhen sağlıklı bireyler yetiştirmek anne ve babanın tutarlı davranışıyla mümkün olacaktır tabii ki.
Ama ufak bir genelleme yapacak olursak .Bir çocuğun anneyle kurmuş olduğu bağ ,duygusal yakınlık ,anneyle geçirdiği vakit babanınkine oranla çok daha fazladır.Buna istinaden diyorum ki ; Annelerimiz toplumu şekillendirecek olan Çocuklarımıza belli bir yön verebilecek en doğru ve ilk adrestir. İşte bu yüzden Toplumun en küçük birimi olan ailede en büyük sorumluluk anneye düşmektedir.
Bir Anne okumalı,
Bir Anne araştırmalı,
Bir Anne bilinçli olmalıdır ki , çocuğunu da böyle yetiştirebilsin. Gün boyu evlilik programlarıyla , kıyafet programlarıyla vaktini geçiren bir anne nasıl topluma sağlıklı bir birey yetiştirebilir ? Her aile toplumun şekillenmesinde isteyerek veya istemeyerek Topluma fayda veya zarar da bulunmaktadır
Belki bazılarınız diyecek ki eskiden bizim anne babalarımız eğitimli öğretimli değildi ama biz gayet normaldik diye. Evet okumuş değillerdi ama bizlere insanlığı öğretebiliyorlardı. Okul okumamışlardı ama okumuş cahil de değillerdi. Her şey den önce bir Ebeveyn yetiştirdiği çocuğa "İNSAN " olabilmeyi öğretebiliyorsa Ne mutlu O elleri öpülesi kişilere .
Toplumda meydana gelen bu çok faktörlü bir sorunlarımızın, kendimce önemli olduğunu düşündüğüm birkaç bir faktörü üzerinden ele aldım yazımı...
Misal özümüzden uzaklaşmamız ,bazı dini milli değerlerden yalıtılmış olmamız , cezalarımızın maalesef ki caydırıcı nitelikte olmaması bu sorunların çığ gibi büyümesine neden olmaktadır diye düşüyorum.
Son olarak demek istiyorum ki bu sorunlar ortaya henüz çıkmadan önce aileler çocuklarına gereken eğitimi vermelidir.
Velev ki bu sorunlar ortaya çıktıysa cezalarımız her şekilde "SUÇLUYU" cezadan caydırabilecek nitelikte olmalıdır ki bunların devamı gelmesin.
En azından insanlık namına vazgeçmiyorlarsa bu kötü emellerinden korku namına vazgeçsinler .Ve daha fazla masumlarımızın canı yanmasın.
Hep beraber insanlığa diyorum "iNSAN " olmaya ...