1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
763
Okunma
Şehrin sergi alanı olarak kullanılan meydanında oldukça yoğun bir kalabalık ve bu kalabalık arasında da rengarenk balonları satan bir satıcı varmış.Balonlar her renkten ve her şekilden olup,gökyüzünde ışıl ışıl parlamaktaymış...
Küçük bir zenci çocuk da hayretle balonlara bakıyormuş.Bu arada kırmızı renkteki balon,satıcının elinden kopmuş ve uçmuş,uçmuş,sonra da gözden kaybolmuş.Bu manzarayı seyreden çoğalınca da satıcı ardından sarı bir balon bırakmış.Sonrasında da beyaz bir balon.
Küçük zenci çocuk,olanları hayretle seyrettikten sonra,baloncuya yaklaşmış.
-Baloncu amca,demiş.Ve devam etmiş:
-Siyah renkli bir balon bıraksaydınız yine böyle havalanacak mıydı?
Baloncu gülmüş ve siyah renkli bir balonu boşluğa bırakıp,sözünü şöyle bağlamış:
-Yavrum,bizi yükselten dışımızdaki renk değil;içimizdeki cevherdir.
(Başkent Üniversitesi yayınlarında olan Bütün Dünya adlı dergide yıllar önce okumuştum.)