4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
581
Okunma
İlk duyduğum anda çok yadırgadığım bir kavramdı bu:kapalı mavi...
Sınıf öğretmeni 4.sınıfta "eş ve zıt anlamlı kelimeler "konusunu işlemekteydi.
Öyle bir an geldi ki "açık mavi" deyince,sınıfın hepsi birden "kapalı mavi "diye cevap vermekteydi.
Durdum!
Burada bir yanlışlık olduğu kesindi ama neydi bu diye düşünmeye başladım.
Birkaç örnek ve tekrardan sonra yine "açık mavi"ye hep birlikte "kapalı mavi" diye karşılık verildi.
Benim bildiğim bu olsa olsa "koyu mavi" diyeceğim şeydi.
Nasıl "kapalı mavi" oluyordu ki?
Şöyle çözdüm:
Öğrenciler,kelimeler üzerinde ve dar anlamda düşünmekteydiler.
"Açığın "karşılığı "kapalıydı" ya...
Mavi de tamlanan isim idi.
Sorun çözülmüştü.
Oysa "söz grubu" olarak ele alınması gerekiyordu bunun.
"Açık mavi" tek başına "açık" değildi ki,zıttı da "kapalı "olsun.
Epey uğraştıktan sonra bunun böyle olmayacağını anlatmaya çalışmıştım.
Yeterli olmasa da "koyu mavi"de karar kılmıştık.
Burada esasen üzerinde durulması gereken nokta,öğretmenin buna hiç "ses "çıkarmaması ve çocukların "kapalı mavi" nitelemesine kendisinin de "aynen" öyle bakmasıydı.
Şimdi yıllar geçti.
Ne zaman bir "mavi" kavramı / rengi duysam,"ironik" olarak takılır;"açık mı,kapalı mı" diye de sorarım.
Bence yapılması gereken,öğretmenin derse "müdahale" edip,öğrencilerin hatasına dikkat çekmesiydi.
Ve on,on bir yaşlarında "başlayan" soyut düşünmenin ne kadar gerekli olduğu konusuna kafa yormasıydı.
Unutmayalım ki,bizler için basit olan şeyler çocuklarımız için zordur,zor...