Yıllardır aynı tartışma. Maalesef hala bu tartışmayı devam ettirenler var.
"Batıya sırtımızı dönelim, Batıyla bütün ipleri koparalım ve yalnızca Doğu’daki Müslüman ülkelerle iş birliği yapalım" diyenler, Batıda ne kadar Müslüman yaşadığını ve oradaki Müslümanların Doğu ile bağlantısı kesildiği zaman akıbetlerinin ne olacağını düşünmüyorlar mı?
2008 verilerine göre Avrupa nüfusunun yüzde beşi Müslüman, ABD’de 8 ya da 12 milyon kadar Müslüman var.
Peki, batı ile alakayı kesip, yüzümüzü doğuya döndürdük diyelim, orada kiminle birlik olacağız?
Doğuda, Batı güdümünde olmayan, tam bağımsız kaç ülke var, yani yüzünüzü doğuya döndürseniz de, çoğunlukta batının sözcüleriyle iş göreceksiniz. Doğuya dönüp, Batıyı terk etmek istemekte niyet, Allah’ın rızasını kazanmaksa,
"Doğu da, Batı da (tüm yeryüzü) Allah’ındır. Nereye dönerseniz Allah’ın yüzü (zatı) işte oradadır. Şüphesiz Allah, lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.
Nerede bulunursan bulun, hemen yüzünü (namazda) Mescid-i Harâm’a doğru çevir. Bu emir şüphesiz gerçektir, Rabbindendir ve Allah yaptığınız şeylerden gafil değildir." BAKARA-115.149
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Beyefendi, resimdeki Ayet ve Ezan sözlerini birbirine karıştıracak kadar yakın yazmış olabileceğimi, ve sizin bu konuya hassasiyetiniz nedeniyle dikkat çektiğinizi umut ederek Resimdeki, Ayet ve Ezan sözleri yazıları karıştırmayacak derecede ayırıyorum ve şekli ile uğraştığınız kadar Ayetin mesajını da düşünebilmenizi Allah'tan diliyorum. (Ayette ki, daveti görecek, anlayacak Müslümanlar olduğunu da biliyorum.)
Bunun dışında kalan yorumlarınız hakkında ise, bir önceki cevabım yeterlidir.
"Yazımdaki konuyla, alakasız yorum yaparak konuyu saptıran, demoğoji yapan sizsiniz.
Şeyçi şıhçı olmayan imanını Kuranı Kerim ve sünnete göre yaşamaya çalışan bir Müslüman, yazımdaki, dinimizin Esasına, yalnız Allah'a kulluğa dönmemiz gerektiği mesajını açık bir şekilde görür.
Sizin bu yazımdaki apaçık mesaja ekleme çıkarma yapmanız işgüzarlıktır, kötü niyetlidir.
Konuya ne kadar hakim olduğunuzu ispat etmek için konunun etrafında dolanıp duruyorsunuz,
Cehennemin yolu ne ile döşenmiş olursa olsun, kapısını açan şeyin İblisin (secde) konusunda gösterdiği kibri olduğunu unutmayın... Sağlıcakla kalın.
Leyla Gülsüren tarafından 8/18/2016 7:46:00 AM zamanında düzenlenmiştir.
Leyla Gülsüren tarafından 8/18/2016 7:46:11 AM zamanında düzenlenmiştir.
Bir sürü cemaat bölünmüşlüğü ve garip bir şekilde hepsi de birbirini yoldan çıkmış "dalalete düşmüş"lerden kabul edip, sadece kendi şeyhini tarikatını kurtuluşa ermişlerden sayanlara...
Hanımefendi, sünnet diye bir kavram bilmiyorum ben, sözcüğün doğru ve tam hali "SÜNNETULLAH"tır.
Sözcüğün onomastique hali ve etimolojisi böyleyken, semantiği; Allah'ın dininin kurallları demektir..
Sonundaki "ullah" aidiyet ekini atarak "sünnet" yapsanız da böyledir.
Boşa uğraşmayınız, sonuç değişmez!
Allah'ın Sünnetullah'ına, peygamber "sünnet"i ile galip gelemezsiniz!
Peygamberin maalesef ve maatteessüf "sünneti" olmuyor...
Allah'tan ve ona mütevellit, yani peygamberininde (son tahlilde) Allah'ı doğrulaması anlamında bir ilahi durum söz konusu olabiliyor.
Peygamberlerin Allah'a ihtiyacı olabilir, bu doğru bir önermedir.
Hatta en doğru önerme kesinlikle budur.
Ama Allah'ın kendinin peygambere ihtiyaç duyması gibi hal yok.. olamıyor !
Allah'ın kendisini doğrulamasına gerekçe yapılmasının sağlaması gibi bir eşitleme ve denkleştirimeye yönelik, bir elçi-yalavaç ihtiyacı olamıyor...
Bu hal, telafisi güç iman ve itikadi yanlışlara, oradan da ucu ruhbanik din saltanatçılığına değin açılan, çok tehlikeli yerlere varıyor.. varmıştır da !
Devamında şunları yazabiliyorum; Allah'ın elçisine vahiy yoluyla bildirdikleri, kutsal kitapta da muhtelif (ayetler) şekilde belirtildiği gibi, olduğu şekliyle yazılmıştır.
Ekleme yok.. çıkarma yok.. vahyin başka yerde eki, devamı yok şekliyle.. olduğu gibi salt, sadece Kur'an'ı Kerim olarak,
Yani peygamberlerin hadisci vahiycilik, tevatürcü-siyerci ilham alırlığı seklinde bir tasarrufu yok.. olamıyor; yasak !...
Sünnetti, falandı, filandı diyerek bunları da "vahiy"den sayan siz gibilerin yaptığı şekliyle işi hadis, tevatür, siyerciliğe döktünüz mü ne oluyor biliyor musunuz?
O zaman sonuç çok normal olarak reklamasyoncu, gösterişçi, riyakâr davranıp, insanlara "çakma müslüman"lar demeye kadar varıyor !
Onları, herkesi kendinden aşağı gören akl-ı evvel (el ukl) din ruhbanlarına eviriyor.
Hanımefendi, benim kimseyle yarışmak gibi merakım da yok.. sadece size, o eklediğiniz görseldeki ayete o namaz lafzını eklemeyiniz dedim, yanlış anlaşılabiliyor demek istedim.
Gerekçeleriyle de anlattım...
Bunu kişisel ego sorunu yapmanın hiç gereği yoktu !
Ben emin olun buradaki en cahil adamım sonuçta...
Benim refernasım ve statüm; bilgi, birikim, bilinç hiyerarşiyle yazışmak.. bunu biliyorum.
İkinci bir husus ise, ben gereksiz polemik yapmayı hiç sevmiyorum, o nedenle işiniz gücünüz selamete çıksın diyorum.
Çünkü hızla oraya gidiyoruz!
En bilen kişi ve en müslümanımız siz olunuz..
Esenlikler dilerim....
Göktürkmen tarafından 8/12/2016 2:52:23 PM zamanında düzenlenmiştir.
Neden işinize geldiğiniz gibi anlıyorsunuz güzel kardeşim?
Bakınız ben orada size ne sormuşum?!
Siz de o minvalde cevap versenize, alâkasız şeylerle demogoji yapıyorsunuz!
Yani ben oradaki namaz kılanlarla "kitap ehl-i" denilen müşrikleri ve dini tahrif olmuşların ibadetlerini (namaz anlamında) kastetmedim.
Neden onlarla Kur'an'ı aynileştirme ifsadına giriyorsunuz?
Benim verdiğim örnekteki gerek Hariciler, gerek Hz. Hüseyin'i katldeden adı batası Ebu Süfyan, Muaviye ve Yezid soyu ve gerekse de 15 Temmuz'daki yaptıkları ile din ve devlet düşmanlığı alenileşmiş olan Feto ve örgütünü (tırnak içinde) "müslüman" iddialılar olarak yazdım.
Bunların hristo-judaiklerle ve ibadetleriyle ne ilgisi var?!
Beyefendi Müslümanların namaza davet edilmesi sizi neden bu kadar öfkelendiriyor, neden korkutuyor.
Çok kitap okumuş olabilirsiniz, eminim siz bir sataniste, bir Hrıstiyan yada hinduya dini ders verecek kadar bir çok konuda kitap okumuşsunuzdur. Lakin dini, dinin tarihini öğrenmekle dine girmek aynı şey değildir.
Bu nedenle kendinizi boşa tüketmeyin anlayamazsınız.
İlk yorumunuzu değiştirmişsiniz beyefendi, oysa cevabım yorumunuzun tamamına idi buna ne denir...
Yazımdaki konuyla, alakasız yorum yaparak konuyu saptıran, demoğoji yapan sizsiniz.
Şeyçi şıhçı olmayan imanını Kuranı Kerim ve sünnete göre yaşamaya çalışan bir Müslüman, yazımdaki, dinimizin Esasına, yalnız Allah'a kulluğa dönmemiz gerektiği mesajını açık bir şekilde görür.
Sizin bu yazımdaki apaçık mesaja ekleme çıkarma yapmanız işgüzarlıktır, kötü niyetlidir.
Ayetin başına sonuna ekleme yapılmış da değildir.
Konuya ne kadar hakim olduğunuzu ispat etmek için konunun etrafında dolanıp duruyorsunuz,
Cehennemin yolu ne ile döşenmiş olursa olsun, kapısını açan şeyin İblisin (secde) konusunda gösterdiği kibri olduğunu unutmayın... Sağlıcakla kalın.
Kardeşim ayet bitimi, sure adı ve ayet sayısının yazmasından anlaşılıyor. Yazının mesajı da çok açık. Nefsiniz anlamak istemiyorsa o başka. Namaz kılan, Kuran okuyan, Hafız olan, Müslüman görünümlü çok yahudi var hem dünyada, hem ülkemizde Fetö'de onlardan biri. Fakat emin olun Allah ezanla kimi huzuruna çağırdığını biliyor. Eğer Müslümansanız, "Kafirlerde namaz kılıyor, Allah beni onlarla karıştırmasın diye bende namaz kılmayayım" mantığında olmanız yanlış. Cismen herkes kıbleye döndüğünde doğru yöne dönüyor. Fakat huzura kabul edilenler Müminler oluyor.
Bence yönümüzü özümüze çevirelim... Kalbi kâbe olmayanın yönü kıble olsa ne çıkar... İnancı sadece içimizde ve gizli yaşarsak o kadar Tanrı katında makbul olur diye düşünüyorum. Sevgilerimle arkadaşım,
Razı olduğu davranışları kesin ve açık bir şekilde Kuranı Kerimde emrediyor.
Yani bir Müslüman, Namaz ya da diğer Farzları bırakarak, Kuranın ve Sünnetin dışında kalarak, Allah'ı başka şekilde memnun etmek için düşünmez, düşünse de zaman kaybı olur.
Hem Müslümanları Camiye çağıran, Oruç tutmaya özel bir ay veren, Hac mevsimi toplu olarak Müslümanları Hacca davet eden Allah.
Bu ibadetleri gizli yapma imkanı yok. Ayrıca Müslümanlar birbirlerinin velisidir birbirlerine Hakkı tavsiye ederler. Cevabımdan neden alındınız anlamadım doğrusu.
Yunus der ki "Bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil" Yorumumda size ters gelecek ne yazdım anlamadım.. İnsanın özü Allahtan bir parça değilmidir.. Siz inancınızı alenimi yaşıyorsunuz yani herkese göstererek.. İbadette ,kabahatte gizlidir diye boşuna söylemişler o zaman.. Ayrıca düşünmeyeceksem ne diye indi o kutsal kitap ve ayetler. İKRA yani oku ve anla düşün diye değil mi.. Neyse size iyi geceler... Yazı astığınız zaman eleştiriye ve hoş görüyede sahip olmalısınız . Yok olmam diyorsanız yazın ve kendiniz okuyun
Hanımefendi sizin özünüz nerede bilmiyorum ama Müslümanlığın ve Müslümanların özü Allah'a kullukta. Müslümanlara "inancını gizli yaşa" diyenler, çakma Müslümanları piyasaya süren mantıktır. Allah katında makbul olanı, Allah ayetleri ve Peygamberleri aracılığıyla bildirmiş, sizin ayriyeten düşünmenize ihtiyaç yok.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.