2
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1540
Okunma
Yıllardır talimatlarla ülkeyi yönetenler ikbal uğruna halkı görmezden gelenler... Sanayi alanını hiç edip önce tarıma sonra seraya yönlendirenler, bunlarla yetinmeyip tüketime dayalı bir toplum inşa edenler! Bir gün olsun bu ülkenin ne geçmişini ne de geleceğini düşündüler... Bakıldığında şunlar çok açık bir şekilde görülmektedir gerek AB ülkeleri gerekse ABD. Hiçbir zaman bize dost olmamıştır. Geçmişi iyi irdelediğimizde, ülkemiz içinde gerek ideolojik gerekse etnik anlamda ve hatta cemaatlerin çoğalması anlamında akıl almaz bir üretkenlik gösterdiğini rahatlıkla görebiliriz. Gelişen dünya koşullarında hiç olmamışız ya da engellenmişiz ve engellemeler bilinmesine rağmen sessiz kalmayı tercih etmişiz veyahut işimize öyle gelmiş! Son dönemlerde bunların tersi yaşanmaya başladı. Farklı alanlarda özellikle savunma sanayi başta olmak üzere akıl almaz şeyler yapılırken bir yandan da beyin göçünün önüne geçildi. Öyle ki şimdilerde ekonomi birilerinin isteğine göre tabanı görmüyor.. Şimdi, ’Neden hedef biziz?’ diye sorulmalı... Çünkü ABD büyük bir ekonomik kaynağını kaybediyor, keza Almanya, Fransa, İngiltere de aynı şekilde.. En önemlisi bütün bunların ardındaki güç, İsrail. Hayal belli; Mezepotamya! Öyle ya bunun gerçekleşmesi için güzelim ülkemizin böyle bir felakete sürüklenmesi kaçınılmazdı.. Şimdi kimler çıkar sağlar kimler kaybeder açıktır. Bilinmesi gereken ve herhangi bir vatandaşımızın iyi düşünerek hareket etmesi gereken esas nokta; ’Neden her türlü teröre karşı olduklarını söylemelerine rağmen hep, ’birlikte’ bizden ayrı bir yönde hareket etmektedirler?’... DAEŞ ya da IŞİD için operasyon yaptığını söyleyenler neden oralara tek mermi atmadı da hedefte sadece Türkmen dağı ve Türkmenler vardı?! Aslında bakıldığında her şey çok net bir şekilde görülmektedir... Diyorlar ki; ’Sizler üretim yapamazsınız.. Bizim sözümüzden çıkamazsınız.. Bizim verdiklerimizi "sattıklarımızı" iznimiz olmadan kullanamazsınız..’ Bu ve buna benzer daha çok şey var... Ama gelinen noktada elbette ki bunlara karşı duran bir irade de var. ’Yapma!’ denileni yapan, üreten, gelişen ve her haliyle büyüyen bir ülke var... Onlar her zamanki gibi oyunlar kurmaya başladılar... Artık bu oyunlara iştirak eden de yok denecek kadar az ve oyun kuranların oyununu bozan bir yapı var bu ülkede... Yığınla darbe yaşamış bu ülkede bir uyanış var! Sağ- sol diye yıllarca birbirlerini yok eden düşmanca yaşayan kesimde değişen bakış açıları var. Alevi-Sünni diyerek kaos yaratmak için yapılanlar var. Maraş’ta, Sivas’ta, Çorum’da... Yıllardır iç içe yaşayan insanlar nasıl bu noktaya geldiler?! Sorgulanmalı! Sorgulandıkça anlaşılır, nedenler-cevaplar bulunur. Unutulmaması gereken tek şey TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ dir. Birliktir, beraberliktir. Hangi bakış açısına sahip olursak olalım bilinmelidir ki bu ülke bizim, hepimizin.. Bu topraklar üzerinde kimseye oyun oynama izni vermeyeceğiz! Asil bir millet olarak biz geçmişten bugüne, bizleri kimsenin figüran etmesine müsaade etmedik bundan böyle de etmeyeceğiz, Evelallah!
Mehmet DEMİR sk...