18
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1321
Okunma
Yalnızlar vardır. Bir yudum sevgiye, bir bakışlık şefkate muhtaç yaşarlar ya hep. Siz tanır mısınız onları?
Çok değildir istedikleri, yüreklerine konacak bir serçeyi sevgileriyle besleme özlemindedirler. Bilmem hiç fark eder miyiz o yalnızları, yalnızlığa mahkûm edilmiş o insanları?
Daima bir tebessüm vardır yüzlerinde, kederlerini yüreklerine gizlerler daima.
Belki üzmemek için kimsecikleri, yük olmamak için dost gönüllere.
Belki de daha güçlü görünmek için hayata.Yine de direnir yalnızlar. Prıl pırıl pırıl gözlerle,dudağın ucunda bir tebessüm çiçeği ile fikrinde yeşeren umut filizi ile kollarını yaşamaya sonuna kadar açarlar.
En güzel, en içli yalnızlık şarkılarını da yapayalnız söylerler.
Gece olur karanlığı paylaşırlar, sabahı yine o bitmez ümitle karşılarlar,
Yalnızlık dost, sessizlik sırdaşlarıdır. Geçmiş yıllar,eski hatıralar bir buket gibi süsler gönül evlerini. Bir kaç damla yaş süzülünce yanaklarına kapatırlar sararmış albümlerini. Ve her şafakla beraber yeniden başlar hayat tüm berbatlığına rağmen.
Güzel bir renk, güzel bir koku aramayı hiç bırakmaz, umutlarını beslemekten de asla vazgeçmezler. Hayata inat gülümserler daima…
Kuru bir gazel gibi savrulurken yine de tutunacak bir dalı bulmaya çalışırlar. Sırat köprüsü bir yaşamın üzerindeyken bir ip asılı dururken boyunlarında, bir ucu elindedir küçücük bir ümidin. Kanarken yürekleri vefasız bir âlemde, fani bir bedende ...
Hiç kimse fark etmeyecektir eksikliklerini, perdesi neden kapalı kalmıştır, camgüzelleri solmuştur, niye açılmaz her sabah kapıları???
Yalnızlıklarını sırtlayıp omuzlarına,mezara bile beraber girecek olduklarını bildikleri yalnızlığı ile yaşar gider yalnızlar !!!
Hülya Lila Bozkurt
20 Aralık 2001