5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
560
Okunma
--Şiirinize/Yazınıza baktım!
--Bakmak yetmez, gördün mü?
--Şiirinizi/Yazınızı gördüm!
--Hangi gözle?
a) gözle (fiziksel), yani şeklî görme
b) beyinle (zihinsel), yani fikrî görme
c) kalple (tinsel), yani hissî görme
--Şiirinizi/Yazınızı okudum!
--Ana fikri nedir? Bir cümle ile özetleyebilir misin?
--Şiirinizi/Yazınızı tebrik ederim!
--Peki, yazan ne güne duruyor?
(Duâ-Selâm faslı...)
--Yüreğiniz dert görmesin! Kaleminiz daim olsun! Saygı, sevgi ve selamlar...
--Bir de MEVLİT oku(t)sak, nasıl olur?
Şiire/Yazıya ille yorum yapmak zorunda değiliz. Şiiri/Yazıyı sırf okumuş olmak adına okumak zorunda da değiliz. Şiire/Yazıya salt bakmakla yetinebiliyorsak, bunun yorumu sadece bizi bağlar.
Körlerle sağırlar birbirini ağırlar!
Birbirine aynı ya da benzeri lâfız ve ruh bütünlüğü perspektifinden sırf gönül okşamak amaçlı yorumlar sunarak övgüler sıralayan, özgün üslûplarıyla ve bilimsellikten uzak seçmece sözcükleriyle âdeta yârenlik eden insanların kültür düzeyleri hakkında olumlu bir kanaat edinebilmek hayli güç olsa gerek!
Yazdıklarımızı içimize sindirebiliyorsak, ne alâ!
Şiir ve yazılar kadar yorumların da yürekleri ısıtması ve dimağları ışıtması gerekmez mi? Şiir ve yazılardan bir şeyler öğrenmek istemek hakkımız değil mi? Dilin kuram ve dilbilgisi kurallarını yok sayma lüksüne sahip miyiz? Millî, manevî ve etik değerleri çiğnemek ne mümkün! Yazılanların edebî, edepli ve keyif verici olması gerekmez mi?
‘Cuk!’ Ne kolay, değil mi?
Şiiri/Yazıyı tümüyle ya da kısmen kopyalayarak yorum (!) yaptığını sananlar ile yorumuna ekleyenlerin âdeta muzaffer bir komutan edasıyla kasılmaları kendi yüreklerinde hiç sıkıntı yaratmaz mı?
Övmek kadar yermek de elzemdir.
Görebildiğimiz yanlış, hatalı, eksik, fazla ve çarpık hususları en uygun bir dille ve kişiyi rencide etmeksizin uyarabilmeli ve yerebilmeliyiz. Şahsiyat yapmadan yani kişiselliğe kaçmadan ve nezaket kurallarına uyarak bir şeyler yazabiliyorsak, ne mutlu bize!
“Bakma ile usta olunsaydı, köpekler kasap olurdu!” (Atasözü)
Atasözleri ve vecizelerle dalga geçmek ne haddimize! Hepsinin de literatürde ağırlıklı yeri ve önemi vardır. Hepsi de yaşanılan zamanın hakikatlerini, ikazlarını ve kültürlerini beşeriyete aktaran, geçerliliklerini ve işlerliklerini kolay kolay yitirmeyen birer hazinedir.
*
İyi niyetli ancak ‘Adım Hıdır, elimden gelen budur!’ misali yorum yapmayı beceremeyen temiz yürekli ve güzel insanlar bu yazdıklarımdan münezzehtir.
Düzeysiz, kalitesiz, saçma sapan, hafifmeşrep ve bilimsellikten uzak yorumlar almaktansa, hiç yorum almamayı yeğlerim.
Derin hürmetlerimle.