Zenginlik deyince ilk olarak akla para geliyor. Bu eldeki, yastık altındaki ya da bir banka hesabındaki biriken emeklerimizin sonucu olan bir rakam veya takılar ve mücevherler, binekler (araba,uçak,gemi) gibi yada mülk (arsa,bina,yazlık) vs. gibi maddi kazançlarımız.

Birde buna sahip olduğu halde bunu harcayamayanlara ne demeli, Maddi olarak tüm güce sahip ama ömrü boyunca hep biriktirmiş hep istiflemiş ne yemiş nede yedirmiş ne ailesine ne akrabalarına ne dostlarına bir faydası olmamış birinin fakirden ne farkı var.

Birde bunun tersi var müsrif olanlara ne demeli hesabını bilmeden lüzumsuz yere tonlarca para döken kendinden başka hiç kimseye faydası olmayanlar hazıra dağların yetmediği bir zamanda hızlı yaşayıp genç ölmek mi zenginlik

Birde her türlü maddi durumu elverip te ömrü boyunca hep çalışıp sorsan geleceğe yatırım yapan ama gel gör ki tam rahata kavuşacağım dediği anda vücutta yaşlanınca istediğini yiyemeyen, sağlığı el vermediği için istediği yere gidemeyenlere ne demeli onlar mı zengin
Herkesi kendine düşman görüp selam verenden kaçmak, acaba benden bir şey mi isteyecek deyip büsbütün kendini bir yalnızlığın içine atmak, diğer yandan maddi olarak bunlara sahip olmayan ama huzurlu bir yaşama, sevdiği aile ve akrabalara güzel dostluklara sahip olanın durumu komşunun tavuğu komşuya kaz görünür derler. Atasözündeki gibi kendi halinin şükrünü bilmez çünkü ona göre mutluluk yalnız parayla ölçülen bir değerdir.

Elindeki zenginliklerin değerini maalesef onları kaybedince anlarız örnek vermek gerekirse anneniz, babanız, çocuklarınız, eşiniz, dostlarınız bunlardan daha kıymetli ne olabilir.
Ya vücudunuzdaki zenginlikler gözleriniz görmeseydi, kulaklarınız duymasaydı, yürüyüp koşamasaydınız bunun gibi bir sürü nimete sahibiz hem de bedava beş kuruş bile ödemeden hadi kolaysa para için gözlerinizi satın bu sadece bir örnek paha biçebilir misiniz onlardan vazgeçebilir misiniz? Ama insanoğlu olarak maalesef içinde bulunduğumuz zenginliklerin farkında değiliz bize göre her şey para ama gerçek zenginlik bu değil.

Bu işin maddi boyutu bir yana bir de manevi boyutunu ele alırsak, elhamdülillah Müslümanım diyen birisi kuranda geçen bütün hükümlere inanmak zorundadır.

Rabbimiz bizleri ona kulluk etmemiz için yarattı dünyada mal mülk ve servet biriktirmek için değil. Eğer öyle olsaydı her ölen öteki tarafa bir şeyler götürürdü. Ama 3 metre kefenden başka hiçbir şey yok.
Velhasıl sonuç olarak kısa ve özlü olarak demek istediğim şu, gerçek zenginlik için 3 temel şart vardır onlarda (İMAN, HUZUR, SAĞLIK)