Hayatımı 18 yaşımın şubat ayında, bir sabah; ayaz vakti denize girdiğim de şekillendirdim. Uzunca bir sohbetten sonra tanrının yalnızlığını parmak uçlarımda hissettim.
Dalgalar, asi ve hırçın tavırlarıyla tokatlarken beni. O an kişiliğimi biçimlendirdim.
Ben, ben değildim. Bu bendeki duygular bana ait değildi. Suskunluğum bana ait değildi.
Tanrının söylemi ile açtım ellerimi. Avuç içlerim terlemişti. Terk etmiştim dalgalara gebe benliğimi. Terk edilmeye mahkum bırakmıştım hüznümü…
Nedir kendim ile alıp veremediğim?

Güzel yüzlü ve güzel gözlü insanlar var. Kimselere dokunmaya dahi cesaret edemeyen benliğim, bir de aşık olacak kadar deliriyor. Evet çok çabuk aşık olduğum doğrudur. Aşk, su gibidir bizler için. -Susuz yaşayamayız-

Derin bir solukta hırıltılar inleyiverdi. Boğulan boğazlarım ve kesilen başım vardı. Celladım yatsı namazına durmuş, üzerime secde ediyordu.
Bir gece kulaklarımı koparsam, diğer gece dilimi kessem, gözlerimi oyu-versem. Anlar mıyım tüm insanlığı?

Hayatımı 18 yaşımın şubat ayında, bir sabah intihar ederken şekillendirdim.
...
15.02.2016