4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
905
Okunma

Bir varmış bir yokmuş
Evvel zaman içinde
Ben aşkınla yanıp tutuşur iken
Sen her zamanki gibi gamsız iken
Ben ayrılığın acısıyla
Yüreğimi lime lime etmiş iken
O yalan bu yalan
Mutluluğumu çaldı bir yılan
Bu da mı yalan
Kirpi yalnızlığın acısıyla
Çıkar sonunu düşünmeden yolculuğa
Gelince bir dereye
Karşıya geçmek imkânsız nerdeyse
Görünce bir balık kirpinin çaresizliğini
Uzatır yardım elini
Kirpi balık sırtında geçer karşıya
İçinde tarifi zor duygularla
Aşık olmuştur balığa
Yuva yapar dere kenarında
Bir kez daha balığı görür umuduyla
Birgün balık görünce kirpiyi kıyıda
Karşıya geçirmek için kirpiye yaklaştığında
Kirpi uçar havalara
Balığı görmenin verdiği mutlulukla
Kirpi anlatmaya başlar sevgisini
Balık hem şaşırmış hem de biraz sevinçli
Onun da içi ısınmıştır kirpiye
Yaklaşmalarının imkansız olduğunu bile bile
Biri karada yaşar biri denizde
Kirpinin dikenleri başka bir sorun bu ilişkide
Aylar yıllar geçer sonra
Eskisi gibi uğramaz balık kıyıya
Kirpi çalınan ayrılık çanlarının farkında
Her geçen gün biraz daha büyür yüreğindeki yara
Ve birgün seyre dalmışken dereyi
Çok uzaklarda görür canından çok sevdiğini
Yanına geleceğini düşünürken bin bir umutla
Sonradan görür, el ele tutuşmuş bir çift vardır karşında
Kirpi gömülür diri diri mezara
Ama yine de çekip gitmez bir umutla
Belki de gördükleri bir yanılsama
Çok zaman sonra
Kirpi bir deri bir diken bir kemik kalmışken dere kenarında
Balık ziyaretine gelir onu görmek için son bir defa
Kirpi içine atmıştır olanları susar yalnızca
Balık anlatmaya başlar duygularını pervasızca
Bir ömür geçmezdi böyle uzaktan uzağa
Hayat zevk vermezdi bize asla
Sen gelemezsin suya ben de karaya
Sana her yaklaştığımda dikenlerin batmakta
Dokunmadan aşk olur mu söyle bana
Balık çeker gider heybetli yaşamına
Kirpi çekilir yalnızlığın kuytusuna
Ve karar verir sonra
Karşıya geçecektir aşkını ispatlayacaktır balığa
Daha adımını atar atmaz yuvarlanır suya
Hakkın rahmetine kavuşmuştur içindeki sonsuz aşkla
Tam bu sırada balık düşmüştür bir balıkçının oltasına
Kalınca nefessiz, son duasını okur korkuyla
Artık kirpi denizde, balık karada
Öldüklerinde bile başka diyarlarda
Nasip etmeyince Mevlam vuslatı kullarına
Ne yapsan boş, hicran ateşiyle yanacaksın her iki dünyada…
Not: Selam olsun Şehrazata, torunları 1001 geceyle sınırlandırmıyor uyutmayı!