Sıradan bir yazı yazıyormuşum gibi yazmayacağım bunu; Çünkü sıradan olmayan birşey için başadım ..Sevgilime hayatımdaki en çok sevdiğim kadına , ömrümün tamamını ömrümün baharıymış gibi yaşatacak o kadına hayatıma renk katan Gök kuşağıma bir süpriz olacak bu yazı O kadar uzun neler yazacagımı bilmiyorum ama devamı gelir düşüncesiyle akıtıyorum, kalbimdeki cümleleri belkide sonunu kestiremediğim bir başlangıçtayım şuan ... Seni; sana yazmanın güzelliğini sadece ben bilirim ve ben anlarım, çünkü seni sana anlatırken umudumu, hasretimi, sevgimi yazdım. hiçbir cümlenin seni yeterince tarif edecek kadar derin olamayacagını da biliyrum Tıpkı bir sağırın dilsize anlatamadığı aşkı kadar çaresiz şuan bütün kelimelerim yada bir Şairin Titreyen Mısralarında Bahsettiği O Perisin sen Kalemim bile sana nasıl yazıcağını bile bilmiyor cennet gözlüm bilirsin kelimeler hep süslüdür bende hic bukadar caresiz kalmamıstım birini anlatırken belkide bana bir dilsiz anlattı dili olanın dile getiremediklerini ama sen bende bütün sagırların we dilsizlerin konuşa bildiği bir şeysin AŞK’sın sen herkesin göremediği birtek benim gördüğüm kalbimde prangalanan sevdamsın hani hayata kızıpta kapatırsın ya bütün kapılarını her sözüne açılır oldu benim kapılarım ve sen yer yüzün deki cennetine hoş geldin cennet gözlüm. Sen kutsanmış kitap gibi, sen üstüme düşen yağmur damlası gibi, sen cama vuran rüzgâr gibisin.Sen, tek bir cümleye sığdırılamayacak kadar büyük duygularımın sahibi, bir cümleyle ifade edilemeyecek kadar özel birisin. Sen insanın kendinden bile önce sevebileceği biri. sen hislerim içimde düğüm düğüm olurken bir merhabasıyla bütün düğümleri çözenimsin
bir başka seviyorum seni bir şaairin şiiri, hasretin yüreği özlediği gibi,
bir başka seviyorum seni çiçeklerin fotosentezi, dağların rüzgarı beklediği gibi
bir başka seviyorum seni uykunun yatağı gündüzün geceyi sevdiği gbi
bir başka seviyorum seni kimsenin seni sevemediği gibi...
A. koç