Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
leylünehar
leylünehar

Uçurtma Şehri

Yorum

Uçurtma Şehri

5

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2881

Okunma

Uçurtma Şehri

Bana ait olmayan bir odanın, bana ait olmayan kapının ardı ve yine bana ait olmayan dört duvar arasına kapatıyorum, kirliliğinden dolayı karşınıza çıkmaya utanan benliğimi. Kâh soğuk, kâh sıcak hava arasında gidip gelen bir şehirde, ayazla karışık ay ışığı, kızıla döndürüyor yer yer aydınlatarak bana ait olmayan ve asla ait olmayacak olan odayı. Garip bir his, tuhaf kıpırdanmalar oluyor içimde. Ruhumun huzura erdiğini hissediyorum anlam veremediğim bir alâkayla. İlkkez kendimi hücrede olma hissine kapılmadan resimler çiziyorum, ay ışığının ve ayazın oluşturmuş olduğu kızılla beyaz karışımı duvarın üstüne. Yepyeni şehirler, yepyeni evler, betonarme duygulardan arınmış yepyeni insanlar ve bugüne kadar yaşadıkları tüm hüzünleri turuncu tebessümlere dönüştürülen, mendil satan, sakız satan ve köprü altlarını döşek yapan çocukları çiziyorum. Herbiri’nin ellerine alacalı mavi ve turuncu yeşil karışımı uçurtmakar veriyorum; yüreklerini kuyruklarına takıp, doyasıya sema’da özgürce dolaştırabilmeleri için...

Hiç ummadığım bir anda, beklemediğim bir vakitte, adeta kabızlıktan kurtulmuşcasına, önce beynime sonra dilime düşüyor Barış. ”Barış” diyorum. Gözlerimdeki tuz seline engel olamadan. Onun uçurtması geliyor aklıma. Hapishane’nin avlusuna çizdiği ama hiç uçuramadığı “uçurtma” geliyor aklıma. Uçuramadığı halde yüzüne yansıyan tebessümü geliyor aklıma. Utanıyorum; düşlerime onu bu kadar geç davet ettiğim için. Utanıyorum; düşlerimin baş kahramanı yapamadığım için...

Düşünüyorum! Düşündüğümü çiziyorum. Çizdiğime isim bulmaya çalışıyorum. Ama olmuyor; çizdiğim şeyin ismini zaten biliyorum. Bu sefer çiziyorum, çizdiğim şeye isim bulmaya çalışıyorum. Ama çizdiğim şeyi ben bile tanıyamıyorum. Denedikçe küçülüyorum,küçüldükçe utancımın zirvesine varıyorum. Hayallerimin “Barış” kadar büyük geniş olamamasından utanıyorum...

Hemen düşlerimin resmine dönüyorum ve siliyorum çizdiğim herşeyi. Karalıyorum; çocuklar ve uçurtmalar hariç herkesi dışarı atıyorum. Evleri birbir yıkıyorum, şehirleri yok ediyorum. Ve tüm evrenin kurallarına aykırı olarak yemyeşile boyuyorum gökyüzünü ve masmavi bir yeryüzü çiziyorum. Tam düşlerimin girişine bir uçurtmacı dükkanı çiziyorum; içine kendimi yerleştirerek. Şehrime giren insanlara uçurtmalar yapan bir adam oluyorum düşlerimde. Ve bir davetiye hazırlıyorum yaldızlı fiyakalı bir şey. Sevdiğim, tanıdığım, sevdiğim ama sevilmediğim insanlara, hüzünlerinizde boğulmuş çocuklara gönderiyorum.

Bir sabah uyandığınızda posta kutunuzda benden bir davetiye bulmuşsanız sakın şaşırmayın. Demek ki, size değer vermişim, sizi sevmişimdir. Siz beni sevmemiş bile olsanızda, lâyık görmüşümdür sizi uçurtma düşlerime...



DAVETİYE

Yemyeşil bir gökyüzü, mavilerin kucağına düşmüş bir yeryüzü. Herşeyin gerçekliğine aykırı, herkesin tebessümlerine açıldığı bir kapı. Alice harikalar diyarını anımsatan bir evren. Heryeri elma şekerleriyle kaplı, ağaçları jelibon ve yumylerle kaplı ve çeşmelrinde sıcak çikolata akan bir şehir var düşlerimde. Ve bitmek tükenmeyen nedir bilmeyen bir umutla, şehrine giren insanlara alacalı mavi ve turuncu yeşil karışımı uçurtmalar yapan bir adamım ben düşlerimde.

Sen hiç; yemyeşil bir gökyüzünde, kuyruğuna yüreğini takıp, bir elinde uçurtma, diğer elinde elma şekeri ve parmaklarının arasına jelibonları sıkıştırıp uçurtma uçurdun mu?

Peki uçurtmayı havalandırmak için, tabana kuvvet ileri ve sonra geri geri koşarken kıçının üzerine düştün mü? Belki de; dünyanın o en tatlı acısıyla tanıştın mı?

Sen hiç uçurtma uçurdun mu?

Tebrikler!

Uçurtma şehrime davetiye kazandınız...

Yalnız ufak bir not: kaybolan hüzünlerinizden müessesemiz sorumlu değildir...

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Uçurtma şehri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Uçurtma şehri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Uçurtma Şehri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
aynur soysal kumcu
aynur soysal kumcu, @aynursoysalkumcu
13.2.2007 18:04:36
yeni okudum bayıldım anlamlı yazara saygılar..
leylünehar
leylünehar, @leylunehar
21.1.2007 02:38:09
değerli vaktinizi ayırıp okuduğunuz ve yorum yaptığınız için teşekkür ederim
taymaz
taymaz, @taymaz
20.1.2007 14:19:02

Köprünün üstünden geçerken , altındakileri yok sayan ların .Afrika savanlarında aslanlar gibi dolaştığı ,günümüzde değil düşünmek çizebiliyorsunuz .Kutlarım sizi .Düşünceyi uçurtma sayalım .Özgürleşelim . Uçurtmayı vurmasınlar .
FATOŞ
FATOŞ, @fato26
20.1.2007 02:32:52
Sen hiç uçurtma uçurdun mu?

KUTLARIM SAYGILARIMLA................
RE
REİM, @reim
19.1.2007 22:59:47
."kaybolan hüzünlerinizden müessesemiz sorumlu değildir..." Zaten sorumlu olanlarda da müessese kuracak yürek yoktur.Gerçekten güzel yazmışsınız. Tebrikler..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL