Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Sibel Kalaycı
Sibel Kalaycı

İyi Seyirler

Yorum

İyi Seyirler

1

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1034

Okunma

İyi Seyirler

Bir şey eksilmiş kalbimizin en manalı köşesinden. Eskisinden daha mı az acıyor canımız?
Ankara’da karbonmonoksit sonbaharlardan bu yana ne çok şey değişti sol yanımızda. Etrafıma bakıyorum bir ben mi karanlığı görüyorum. Aydınlara bakıyorum, yeterince aydınlatıyorlar mı? Derdim bir yönde olmak değildi ki benim. Ben sadece düşünceye, şiire düşen gölgeleri özgürlüğe inen darbeleri sevmedim. Hiçbir zaman da sevmeyeceğim.
Birileri ışığımızı kısıyor her gün biraz daha azalıyor aydınlık.
İlk gençliğimi özlüyorum. Madenciler Anıtında Nazım Hikmet Anısına diktiğimiz Çınar Ağacını… Bir kırmızı gül dalına söylediğimiz şarkıları özlüyorum. Aslında umudu özlüyorum.
“Güzel günler göreceğiz çocuklar… Motorları maviliklere süreceğiz…”
Yaş on altı. Yer Kozlu, Zonguldak...
Hafızam beni hep oralara götürüyor. Belki de yaşadığım en manalı zamanlardı. Lise sıralarında ezbere okuduğum çok uzun bir şiirdi. Heyecandan sesim titriyordu; ama gür sesimle kalbimle dünyayı dolduruyordum.
" İlkokulun silgi kokan, tebeşir lekeli yıllarında…
Ankara’da karbon karbonmonoksit sonbaharlar yaşanırdı o zaman, özlemeye başladım herkesi.
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye başladım sonra… "
Şiirin dizeleri gözümden süzülerek yere döküldü.
Büyümek için acele ettim ben. Fakat şimdi o zamanlarda dinlediğim şarkılar ve şiirlerin manası da büyüdü benimle birlikte. Öyle bir döneme denk geldik ki taze öldük her devirde. Sadece ölümün rengi değişti bizde.
İnsanları öldürüyorlar ecelsiz. Bir anlık mutluluk için değildi ölüme direnişimiz. Yaşama insanca bir mana yüklemekti derdi gençliğimizin. Nereye baksak oradaydı ölüm. Bedenler bir kez metro çıkışlarında cadde ortalarında ölebilirdi ancak. Oysa ruhlar binlerce kez ölebiliyordu. Büyümek bu demek ki, kendi tarihini yaşarken tarihi daha iyi anlamaktı. Sansür geliyor bir anda ana haber bültenlerine, internet yavaşlıyor. Vicdanlar ağırlaşıyor giderek. Biz nasıl insanlar oluyoruz? Ölümlere şaşırmayan, ölümlere sessiz kalan, tecavüzlere alışan, hırsızlara kapıyı açan insanlar. Alıştırıldık mı yoksa taze ölümlere?
Bizim Kemalettin Tuğcu’larımız vardı...
Bir de camların buğusuna yazı yazma imkânı...
Yumurta kokan arkadaşlarla paylaşılan
kahverengi sıralarda, solculuk oynamaya başladık..
Ben doktor
oluyordum sen hemşire, geri kalanlar kontrgerilla...
Kırmızı boyalarla umut ikliminde harfler yazılıyordu,
pütürlü duvarlara ve Türk Dil Kurumu’na inat bir
Türkçe’yle...
Ağbilerimizden öğrendik, Ş harfinden
orak çekiç figürleri türetmeyi..
Ankara’ya usul usul karbonmonoksit yağıyordu.
Ve kapalı mekânlarda sevişmeyi öneriyordu haber bültenleri…
Oysa Ankara’da hiç sevişmedim ben.
Disiplin kurulunda tartışılan aşkım olmadı benim…
(Sınıfça gidilen pikniklerde kıçımıza batan platonik dikenleri saymazsak…)
Ankara’ya usul usul kurşun yağıyordu… Ve belli bir saatten sonra sokağa çıkmamayı öneriyordu haber bültenleri… Oysa hiç kurşun yaram olmadı benim… Ve hiçbir mahkeme tutanağında geçmedi adım… Çatışmaların ortasında sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece…
Masumiyetimizde kalan bu dizelerden sonra şimdi kendi tarihimizi yaşıyorduk.
Ankara’ya usul usul et parçaları yağıyordu. Değiştirmek mümkün müydü dünyayı? Yoksa sadece biz mi değişiyorduk?
Kanalı değiştirdik.
Çok güzel hareketler bunlar… İyi seyirler!

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İyi seyirler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İyi seyirler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İyi Seyirler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Nuşabe
Nuşabe, @nusabe
16.3.2016 22:05:43
10 puan verdi
Keşke şiirlerdeki gibi masum kalsaydı şehirler. Ve bu ve bunun gibi şiir yazan zihniyetler.
Kutlarım duyarlı yazınızı.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL