1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
554
Okunma
Neredeyse unuttuğum "zamanlarda" kalan bir hitap şekliydi bu ,birden hatırlamama sebep olan bir "olaya "tanıklık ettim birkaç "gece" önce.
Başlık Edirne Öğretmen Okulunda okurken,Okul Müdürümüz Necati Bey’in (Totem ) cumartesi günlerinde yaptığı tatil konuşmasının başlangıcıydı.(1974 yılına kadar cumartesi yarım gün mesaisi vardı.)Yaşımız çok küçük de olsa bu "kelimeleri" anlar;yatılı ve gündüzlü demek istediğinden haberdar olurduk.
Biz "yatılılara" fırça çekmek isterse de "kelimelerin "dozajını arttırır;leyli meccaniler derdi.Yani parasız yatılılar!Hem bedava ,hem de yan gelip yatmak olmaz babında...
........................
Özel bir televizyon kanalındaki "bilgi yarışmasında",bisikletin eski adı aşağılardan hangisidir şeklinde bir soru soruldu.
Yarışmacı buna cevabı bulmak için üç hakkını da kullanıverdi:
1-İlki telefonla joker hakkı idi ve yanılmıyorsam da edebiyat öğretmeniydi.Bilemedi/bulamadı.
2-İkincisi seyirci joker hakkıydı kullanılan.Şıklar arasında "oran" -yüzdelik-yakın olunca yarışmacıya netlik veremedi şıklar.
3-En sonunda da yüzde elli joker hakkına sıra geldi.
Kalan iki seçenek "velespit" ve "el arabası" olunca da "velespit" cevabı ortaya çıkıvermişti ama ne uğraşlar,ne çabalar!Biliyorum "sözlükler" okunmazlar ama zaman zaman kaynak olarak elimizin altındadırlar.Şöyle sayfalar arasında bir gezinsek,çok kelime ve kavramla da "tanışmamız" mümkündür !
Sanırım yarışmacı da öğrenci idi.
Burada mola verdim!
Dil bu kadar mı "kısırlaşır" diye düşündüm durdum.
Oysa dil düşünmek için çok önemliydi ve kelimelerle yapılan bir iş/uğraştı bu.
Leyli ve nehari Arapça kökenli iken,velespit de Fransızcadan dilimize girivermişti.Ama dil/diller böyledir.Hemen hemen bütün dillerde bir geçişkenlik görebiliriz.Zamanla zaten su misali aka aka yolunu bulur dil;leyli de, nehari de ,velespit de "tedavülden" kalkıverdi.Dil "yapılmaz";"oluşur" demek doğrusu sanırım!
Ve "dil-düşünme" bağını da en güzel Heideger şu sözünde anlatmaktadır.
-Dil,düşüncenin evidir!