Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Abdulkadir Güngör
Abdulkadir Güngör

PLASTİK AŞKLAR

Yorum

PLASTİK AŞKLAR

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1022

Okunma

PLASTİK AŞKLAR

PLASTİK AŞKLAR


Umutlar bahşederek geldin ve “Bu kez gitmeyeceğim.” dedin. Ben sözlerine hiçbir zaman inanmadım, tıpkı gözlerine inanmadığım gibi. Gözler yalan söylemez, derler. Ne büyük yalan. Gözlerin sözlerinden daha büyük bir yalancı, hem sessizce inandırıyor kendine manalı manalı.

Bana güzel günlerden bahsediyordun ve rüyalarıma umut aşılıyordun; ama kalbinde aşılmaz dağlar saklıyordun benim için, saklanıyordun aslında sen ikimizden. Zaten sen aynada kendi siluetinden bile kaçıyordun. Neyse saklan artık ben de seni bulmamak üzere kalbimin en derinine saklıyorum.
Bu saklambaç oyununda artık sen hiç bulunamayacaksın ben de seni hiç aramayacağım.

El ve dil alışkanlığıymış sende sevgi ve özlem… Öylesine çıkabiliyor dudaklarından anlamını yitirmiş hisler. Yüreğinde gerçek anlamlarına dair en ufak bir belirti yok. Her şeyin sahte, işin daha da vahim tarafı bu sahteliğinle sevdiriyorsun ya bana kendini ben de figüranı oluyorum bu komedinin.
Sonra tüm çıplaklığınla seriyorsun önüme gerçek diye tüm plastik hisleri, inanmıyorum tabii…
Sahte bir insana duyulan aşk gerçek olabilir mi ki?
Acılarım gerçek, mutluluklarım sahteymiş anlıyorum gerçekten, gerçek seni tanıyınca mutluluğun nasıl bir hayal olduğunu.
Sahtelik de özlenir mi? Özletiyorsun işte tüm sahteliğinle kendini.

Ben tüm gerçekliğimle sana gelmişken, ne olur son bir kez yalandan da olsa güldür yüreğimi.

Ama sen bugüne dek kimseyi güldürmedin öyle değil mi?
Sen güldürmeyi değil, öldürmeyi bilirsin aşkta.
Bu yüzden “cellat” adını koymuştum ya ben de sana.

Sen, yaşatmayı değil öldürmeyi bilensin
Bilensin tüm keskinliğiyle katil kılıcın bana bilensin

Her zaman aklımla övünür dururdum karşında, sen de çok zeki bir insansın, derdin. Bu nasıl bir hakarettir derdi yüreğim:Ben seni aklımla değil yüreğimle severdim.
Yüreğimin aklıyla kuyuna indim. Sen tüm emanetlere hıyanet ettiğin gibi ikimizi de ziyan ettin. Ellerinde kanlı gömleğim, beni dipsiz kör kuyularına mahkûm ettin. Üstelik makuldü bu kez yine aynı sebebin: Ben seni her zamanki gibi yine sevemedim.
Yine aynı nakarat dilinde:
Ben seni yine sevmeyi denedim; ama sevemedim. Ama’dan önceki tüm sözcükleri çıkarayım, ne kaldı geriye: Sevemedim.
Sen sevmek için gelmemiştin ki bana, sevesin. Daha çok sevilmekti senin derdin. Sevilmek değil de bu kez sevmeyi deneseydin, o zaman ne kadar çok şey bulacaktın ben de sevmek için.
Sen kendinden kaçmak için sığınaklar arıyordun, kaybolmaya çalışıyordun her seferinde, merak ediyorum kaybolabildin mi bari bende?
Beni kaybettiğin kesin, ne bulduğunu bilemiyorum.

Neyse artık sana sitem bile etmeyeceğim. Seni hece hece sevdiğim gibi hece hece sileceğim kalbimden. Tabii sen okur-yazar değilsin aşkta. Ne yazdın ki ne sileceksin?
Vedaları sevmezsin bilirim. Ben seni yine kendi bildiğim ve bana yakıştığı gibi göndereyim. Sen de bildiğin ve sana yakıştığı gibi gittin.
Yakıştığın yerde tüm sahteliğinle hoşça kal!

05.01.2016-21.00-İstanbul

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Plastik aşklar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Plastik aşklar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
PLASTİK AŞKLAR yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Kemnur
Kemnur, @kemnur
9.1.2016 17:26:46
Paylaşmanız vesilesiyle yazınızı okumak imkanım olduğu için mutluyum...Güzel paylaşımınıza,edebiyata verdiğiniz emeğe ve yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla...
beren yılmaz
beren yılmaz, @berenyilmaz
6.1.2016 10:02:11
Kahpeliğini kirlenmişiliğini diyemdim ; İhanettinin

içimde fırtınalar koparken tam bu son bir daha yapmaz ' o artık aşkın kutsalığını anlar kirletmez ihanetin
o utanmaz o sevimsiz kirli yüzüle derken ' ah kalbim nasılda harap ' en korklu düşlerlere uyanır gibi uyanmak '' ihanetin kirli plastik ''yüzü ile

Ah ' sorgusuz savunmasız günahlarımın vebali ' seni ben hangi hücerlerimin kör karanlık zindanlarında bir yudum aşka ' hasret sevgiye tutsak edeyim 'bir yudum ışığa muhtaç edeyim .


Ah ' al götür kanlı ellerini yüreğimden .bırak ruhum bir ömür hasertine .. secde etsin.

uykusuz bir gecenin ardından .gayet hüzünlendirdi hikayeniz beni..

Çok uykusuz ve mutsuz bu sabah yüreğim ; aşka dadir hiç güzel bir fikrim yok 'an itibariyle ..

ama diyeceğim o ki ' bu çok güzel bir yazı ..gözlerimi ıslatacak kadar..hemde '' günadınlar mutlu sabhalar
.....

saygılar ..
.


beren yılmaz tarafından 1/6/2016 10:03:38 AM zamanında düzenlenmiştir.
Etkili Yorum
CaNMaYBuLL
CaNMaYBuLL, @maybull
6.1.2016 04:30:46


Dün geceden bahsediyorum….Sen bugünü anlat diyorsun…Ben yarından bahsediyorum sen kim bilir neyi düşünüyorsun….


Ben aşk diyorum, sen aşıksın diyorsun ! Ben aşığım diyorum sen ‘’aşkın kanunu’’yum diyorsun.. Ben bir şeyleri söylerken sen şövalye kesiliyorsun….Yoksa sen beni savaşmaya hazırlandığın Cervantes'in Yer değirmenleri mi sanıyorsun ?



Oysa ben !



… DİYEMEZ MİYİM ; (?) Kutsal saydığımız aşk kadar leyla, aşık kadar mecnun, züğürt sevdalıların keşmekeşliği karşısında ,yağmursuz çöllerde ıslak güneşin altında yandığını … Görenler kadar duyanlar, bilenler kadar yazanlarda … suçlu’dur … aşk !


…DİYEMEZ MİYİM ; (?) Mevsimler ki, ne belâ bir şarap mavisidir / tokmaklar delilenir davullara ; duymaz mısın eyâ , âşikar figanız…dikensi tabutlar kafirandan, püsküllü belâ ham deliliğimiz… Öyle ki o baharın döktüğü yapraklar, ölümlü aşk’lardandır …


…DİYEMEZ MİYİM ; (?) İnanç ile inat olmaz...İnanç bir aşk-sa...aşkın celladı olmaz...Aşk kendine aşık ararken...celladını dahi kendi göz yaşlarına boğabiliyorsa ;günahkar insan cellat olamaz… aşk ve günah bir kefede ise, karşısında hiç’bir şey duramaz …


…DİYEMEZ MİYİM ; (?) Aşkın kabusu, hayatın anlamsızlığı karşısında, dayanılmaz yalnızlığı yaşayan insan ; Bir Yusuf Masalın’ daki sen’ ben’ olana kadar ; ‘taşlar ufalanıp su’ olana kadar’ ; iki ırmak arasında siyah ve beyaz ; birinin adı aşk ise , ötesi ben olana kadar






Saygılar ...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL