Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Pasha_
Pasha_

Üç Dil

Yorum

Üç Dil

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

611

Okunma

Üç Dil

Emsallerine henüz rastlanmayan ; fakat geçmiş dönemlerde semavi kitaplarda helak edilmiş olduğu belirtilen  bazı kavimlerin yaşadıkları çirkinlikleri birarada bulduğumuz  asrımuzda yol alan, epey hızlı yaşayan medenileriz biz. Medeniyet kavram itibariyle sözlükte " kentlileşmiş, kırsallıktan kurtulmuş, uygar" olarak ifade ediliyor. Bir başka deyişle kırsal hayat medeniyet için aşılması gereken bir süreç olarak nitelendirikmekte. 


 Şu meşhur " Kara Koyun " hikayesini bilirsiniz,   hani vaktiyle bir  ağanın sadık bir çobanı varmış. Ve o çoban kocaman sürüyü kara koyun sayesinde istediği anda durdurur, istediği suya , çayıra yönlendirirmiş. Bir gün ağanın muteber bir misafiri gelip kuzu eti yemek istediğini söylediğinde hizmetkarlar gidip çobana :   " Ağa karakoyunun kuzusunu kesip getirmeni istiyor." diye haber etmişler.  Sadık çoban ısrarla karşı çıkmasına rağmen emirden ve itaatten ötürü çarrsizce susmuş ve ben kesmem de karışmam de demiş. Kuzu kesilirken koyun şefkatinden ötürü yavrusuna bakamamış, boynunu çevirmiş yana , o tarafta çobanı görünce başka tarafa çevirmiş. İşte bizim insanlığımız maalesef o koyunun şefkatinden mahrum bırakıldı , bizim bitip tükenmek bilmeyen heveslerimiz ve hırslarımız sayesinde. Evladının üzerinde sigara söndüren, poşette çöpe atan , aç susuz bırakıp tatile çıkan m-edeni  insanlar oluverdik.  Sözlüğe anlam yükleyenler günümüzü rahatça temaşa edebilseydiler herhalde  kırsal- kentli ifadesini kıyaslamazlardı. 


 Arapça bir kavram olan  "Medeni" ifadesinden mim harfini çektiğinizde aşağlık-kıymetsiz ifadesi oluştuğundan  m-edeni ifadesine başvurduğumu belirtmek isterim.

 

Yazı metnine başlık olarak kullanılan "Üç Dil  " ifadesine girizgah  olsun diye yukarıdaki birkaç hususa değindim.   Evet, üç dilli bir yaşamımızı var ana dilimiz ne olursa olsun , hatta bu vaziyet  ana dillerini yerlere göklere sığdıramayan bencil toplumlar için de aynı ana dil hürriyetleri engellenen toplumlar için de aynı.


 Eğer...

Günlük yaşantımızda en çok kullandığımız sevgi dili " eğer " dilidir. Despotluğun hâkim olduğu dildir. Çocuğumuz eğer yaramazlık yapmazsa ödül veriyoruz , işyerimizdeki çalışanlarımız eğer bize itaat ederlerse izin,zam,takdir alıyorlar,  ders verdiğimiz talebelerimiz eğer robotlaşırlarsa not,sevgi alıyorlar bizden . Fakat burda sergilenen sevgi  koşullu sevgidir ve şartlar yerine getirilince sergilenir.


Çünkü...

Menfaatlerimizin daha ön planda olduğu bir dildir . Benim için kıymetlisin çünkü ev işlerini sen olmazsan halledemem, seni çok seviyorum çünkü hep yanımdasın, çok değerlisin benim için çünkü sen olmasan ben bu mevkide olamazdım,  çok yakışıklı yahut güzel olduğun için çok kıymetlisin ve acayip sevilmektesin. Belirtilen nitelikler  çünkü sevgisiyle sevdiğimiz insanlarda son bulduğunda ortalık aydınlanmakta , sevgimiz de bitmekte.


Rağmen...

Bizim  çok ihtiyaç duyduğumuz sevgi dili. Etramızdaki insanların eksikliklerini-gizliliklerini kurcalamadan , bize yaptıkları hatalarını defalarca bestelemeden, kusurlu insanların kusurlarını dahi fırsata çevirecek bir muhabbete dönüştürerek yaşayıp yaşatmamız gereken dil. Evladını büyütene kadar her türlü kahrını çektiği hâlde evladının  bir tebessümüyle zahmetini unutan anne sevgisi gibi , bütün hatalarımıza rağmen  bizden merhametini, bereketini,  affını esirgemeyen Mevla’nın sevgisi gibi.


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Üç dil Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Üç dil yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Üç Dil yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL