Bismillahirrahmanirrahim,
Çok değerli Hanzade Hanım öncelikle bir şizofreni hastası olarak sürçülisan edersem, lütfen beni affedin.
Değerli Hanzade Hanım yüce Allah’tan sizin için af, mağfiret, hidayet, bol kazanç, mutluluk ve huzur dilerim.
Hanzade Hanım bugün Posta ve Hürriyet gazetelerinde Donald Trump’ın “Müslümanları ABD ye almayacağız” açıklamasına karşın kendisine, sizin de “samimi bir Müslüman olarak bu durumun kendinizi ve 1.8 milyar müslümanı rahatsız ettiğini” beyan ettiniz. Bu durum beni çok sevindirdi. Binlerce çalışanı olan ve büyük bir sermayedar kuruluşun yöneticisi olarak tepki göstermeniz takdire şayandır. Hele ki İmam Hatip Lisesi mezunu Kur’an hafızı olarak benim ısrarla kardeşlik olmalı diyerek karşı çıktığım, muhafazakar çevre tarafından Doğan Grubuna ısrarla yapılan ayrımcılığa karşı sizin “samimi bir Müslüman olarak” şeklinde beyanda bulunmanız hiç kimseyi memnun etmese de yerleri ve gökleri yaratan Allah (c.c.) ve başta Resulullah Efendimiz (s.a.v.), 124 bin peygamber, sonsuz sayıda melekler ve bugün gazetelerinizi okuyan milyonlarca okuyucu şahittir ki siz gerçek ve samimi bir Müslümansınız.
İslamda beyan esastır. Eğer Müslüman olduğunuzu beyan etmişseniz hiç kimsenin bunu kabul etmeme gibi lüksü ve makamı yoktur. Bir örnek verecek olursak şunu söyleyebiliriz: Hz. Ali (r.a.) bir savaşta bir hasmını devirir ve onu öldürmek için kılıcını kaldırır, o sırada adam “La ilahe illallah, Muhammedün resulullah” der Hz. Ali yine de onu öldürür sonra olanı biteni Resulullah’a anlatır. Resulullah “Ya Ali sen Lailahe ilallah diyen birini mi öldürdün” diyerek üzüntüsünü dile getirir. Hz. Ali, ama o korkudan öyle dedi deyince Resullah göğsünü yarıp kalbine baktınmı der ve bunu birkaç defa söyler. Hz. Ali o an yer yarılıp yere girseydim yahut unutulup gitseydim der.
Hanzade Hanım kitaplarımdan ikisinin grubunuz şirketinde yayınlanması dolayısıyla, Doğan Grubuna karşı vefa ve muhabbet duyuyorum. Ama bu mektubu sizden hiçbir menfaat olmadan yalnızca İslam Dünyasını savunmanız nedeniyle yazıyorum. Kim ne derse desin, her kim grubunuza, gazetelerinize, değerli babanız Aydın Bey’e düşmanlık ederse etsin, siz doğru bildiğiniz yolda ilerleyin. Evet siz başörtülü değilsiniz, belki ibadetlerinizi de eda edemiyorsunuz, belki haram olan fiillerde de bulunuyorsunuz ancak “Samimi Müslüman” olduğunuzu beyan ettiniz. Öyleyse bu beyan karşısında bütün müslümanların sizin müslüman olduğunuza şahit olmasından başka yapacak hiçbir hareket bulunmuyor. Çünkü siz iman ettiniz ve ehli sünnete yani maturidiye itikadında amel imandan bir cüz ( parça) değildir. Ve ben sizin Mümin ve muvahhid olduğunuza şahidim. Siz hesaba çekildiğinizde inşallah günahlarınız ve sevaplarınız tartıldığında bu hareketinizin Allah katında ne kadar değerli olduğunu ve günahlarınızı bağışladığını söylemesini umut ediyor ve Resulullahın “şefaatim ümmetimden büyük günah işleyenleredir” müjdesiyle sizi müjdelemek isterim.
Değerli Hanzade Hanım sözlerime son verirken inancınız ve yaşayışınız hakkında söylenen sözlere aldırış etmemeniz ve ne olursa olsun ümitsizliğe kapılmadan hakkı ve hakikatı söylemeye devam etmenizi size tavsiye ederim. Şunu asla unutmayın hesap vereceğiniz tek varlık Allah’tır. Muarızlarınızın ne söylediği hiç önemli değildir. Tek söylemeniz gereken;
İman ettik umut ediyoruz ki Allah’ın rahmetiyle cennete gireceğiz.
Baki selam
Muhammet Hanefi Taşkın