AKIL VE DÜŞÜNCE

Deli akıllıdan hiçbir şey öğrenmezken, akıllı deliden isterse çok şey öğrenir.

“Bir deli bir kuyuya bir taş atar, kırk akıllı da onu kuyudan çıkarmaya çalışır.”

İşte bizim yaşadığımız coğrafyadaki insanların hali ahvali bu. O nedenle de ne aklını kullanıp akıllıdan yana ne de aklını kullanmayıp deliden yanadır.

Hayatını ya birilerinin iteklemesiyle ya da aklını birilerine kiraya vererek tesadüflere bağlı olarak, ya da Allah’ın tembel kullarına bahşettiği çoğunluktan yana olan vekâlete dayalı sağduyulu aklın kendine telkin ettiği biçimde hayrı da şerri de içinde barındırdığı gibi akledip fikretmeden tamamen tesadüflere bağlı olan bir hayatı yaşayıp gider.

Bu şekilde yaşamanın kendine ve topluma ne getirip ne götüreceğini hiç düşünmez.
Hatta bizim akıllılarımız bile bazen bir delinin bir kuyuya attığı taşın hangi kuyuya atıldığını bile bilmeden kırk akıllı deliden birinin duyumluya hareket edip doğruluğunu bilmeden gidip kırk kuyuda taş arayıp bulamamaların da olduğu gibi. Onca adamın gidip boş yere onca emek verip, zaman harcamaktan başka bir şey değildir.

Halbuki emek ve zaman insanoğlu için çok önemlidir. Zaten ömrümüz üç gün. Onun da biri geçti. Biri ibu gün. Biri de umut değil mi? Sanki her gün onun. Gelip geçsin. Sanki, gelip geçen zaman adamın umurunda. O buna aldırış edip hiç üzülmez bile. Çünkü O, aklın en büyük hikmeti olan düşünmeyi hiç bilmez. Hâlbuki yaşadığımız hayatın doğruları düşüncelerimizin içinde saklıdır. Kör kuyulara atılan taşlarda değil.

Bizi cehenneme götürecek olan yolun ateşten oluşmuş taşlarını da biz buradan taşıyıp götürürüz. Af edersiniz bunları düşünüp akıl etmeyen akıl, eşekte ve eşeklik edenlerin hepsinde var.

Onun için bizim eşek ve eşeklik edenlerden ayrılıp uzak durmalıyız. Bunu sağlamamız için de düşünüp akıl ederek hayrı, şerden ayırmayı öğrenip bizi cennete götürecek olan yolun taşlarını da çimen ve gül yapraklarından oluşturmayız.

Bütün dünyayı güzelleştirip, insan olup, barış içinde yaşamamız için sürekli akıl edip düşünerek yaşamamız gerekir. Çünkü bütün bunlar bize verilen akıl içindeki düşüncelerimizde saklıdır. Hiç ışık görmemiş kuyularda değil.

Onun için Allah bizleri akıl edip düşünmekten alıkoymasın! Cümlemizi de akıl edip düşünen kullarından eylesin…

Doğru yol, doğru düşünce herkesin aklı içindeki düşüncede saklıdır. Yeter ki, kul olan düşünüp akıl etsin…

11.12.2015
Cahit KARAÇ