Bizim Avşar köylerinin büyük bir bölümünde kahvehane yoktur. Televizyonunda olmadığı yıllarda akşamları gençler toplanırlar çeşitli oyunlar oynarlardı. Bu oyunların isimleri köylere göre değişebilirdi. Çokça oynanan oyun ise "saklanpotur" dediğimiz, şimdilerde saklambaç olarak bilinen oyundu. Oyunu kısaca anlatayım. İki guruba ayrılırlar, guruplardan biri belli bir süre içinde biryerlere saklanır, diğer guruptakiler de onları bulmaya çalışır.
Bizimkiler bir yaz günü harman zamanı akşamdan sonra toplanırlar (Köyün ismini bilerek yazmıyorum) ve saklanpotur oynamaya karar verirler. Eşleşmeler yapılır, saklanacak ve bulacak guruplar belirlenir ve oyun başlar.
Saklananlardan biri yakınlarda bulunan bir buğday yığınının içine saklanır. (biçilen ekinler önce yığın yapılırdı) Diğer saklananların hepsini bulurlar ancak yığının içindekini bulamazlar. Vakit epey geçmiştir, oyun biter ve dağılırlar.
Yığının içine saklanan orada uyuya kalır. Ertesi günü yığının sahibi yığını harmana götürmek için kağnı ile gelir, anadutla ilk desteyi almak için uğraşırken bizimki de uyanmış arayanları bekliyor, oyun daha devam ediyor sanıyormuş.
Yakalanmış (bulunmuş) olmanın verdiği heyecanla;
"Oyunum hort" demiş.
Oyunum hortun anlamını biliyorsunuz sanırım.
BeğenYorum Yap