Farkında mısınız bilmem acaba benim gibi, etrafımıza bakarken her yan kan gölü vahşet, iğrençlik rezalet nefret kaynıyor, buna seyirci kalan bizler toplum vs buna engel olmak yerine kendi karanlığımızda bin bir korku ve dünya meşgalesi içinde, kendimize bir zarar gelmesin endişesi içinde sessiz sedasız sadece bakıyor ve izliyoruz. Sanki gökten inecek bir yiğit bekleyen, biz az korkaklar veya ortaya çıkacak bir yiğit ile kurtuluşa ermenin hayalini kurarken, kurtuluşun Müslüman’dan beklerken, Müslüman’ın Müslümanlığa uymadığını görmezden gelerek ikinci bir yanılgı ile hatanın dibine düşmektedir. Kurtuluş Müslüman da, değil İslam’dadır ve o İslam’a uyan Müslüman’dadır. Kendisi nasıl Müslüman’ım derken İslam’a uymuyorsa diğer Müslümanlarda kendisi gibi Müslüman olduğunu sanarak nefis ve şeytanın izinde gidenlere ses çıkarmadan kendi karanlığında oturanlardan farkı olmadığını bilmeyen kişilere döndük bilmem farkında mısınız? Beklenilen o kahraman belki sensin yüreğindeki imanı İslam’ı bir görebilsen anlaya bilsen, zaten zulüm son bulacak lakin gel gör ki bakan körler gibiyiz...

Sen ben sen beni bırakalım bizler bu korkaklığımızla İslam’a uymazken, karşındakine iyi bak bakalım İslam uyuyor mu, Nur Kur’ana Nur Resule uyuyor mu? Yeni bir adım atmaktan korkan ve gerisin geriye giderek dünyanın kucağına nefsin şeytanın kucağına düşen Müslüman’ım dese de, ondan bu vahşetlere dur diyecek yüreğin olmadığını da bilmemiz lazım gelir. Maksadım biz Müslümanların bir şey yapmadığını söylemek değil, çok güzel birliktelikle güzel işler kardeşlik yarınlar peşinde güzel projeler atılıyor çok şükür. Ama daha güzel gülümseyen gülümseten güzel yarınlar için daha güçlü olacak güçlü adımlar atacak, yanan yüreklerin acısını dindirecek, gözyaşlarını silecek yüreklerin olması için yapılan projeler maalesef yok!

İşte Afganistan onlarca kardeşimiz ölüyor zulüm altında, Suriye dersen aynı acı aynı zulüm... Aslında bende çok aceleciyim galiba zor işler çabuk olmaz bilincindeyim ama akan kanlar geceleri uykularımız kaçırırken, bizim kapalı kara perdemizin arkasında sessizce izlememiz çok acı ve ıstırap veriyor. Düşman şeytanı ve nefsimizi dörtnala üstümüze sürerken, fitne ile birbirimiz birbirimize düşürürken bunu aşmanın çok kolay olmayacağı da bir gerçek ama vahşete dayanamıyor yürek...

İslam ve ona uyan Allaha teslim olmuş Müslüman tüm acılara son verecek olan, zalime haddini bildirecek olandır... Sanki biraz İslam’dan uzak kaldık ve yalnız kaldık, benim endişem bu, daha güçlü bir birliktelikle, Nur Kur’anın ve Nur Sünnetin mesajını tekrar yüreğimizin derinliklerinde tahlil ederek ve işleyerek, yeniden yola yüreğimizde yıkılmaz Nur Kuran sünnet ile çıktığımızda, tüm vahşet son bulacak, zalim darağacında sonsuz cehenneme gönderilir iken, yarınlarımız bize Nur Kur’an Nur Peygamberin kokusu ile gülümseyecektir. Allah yar ve yardımcımız olsun kardeşlerim.

Kurtuluş İslam da’dır
Yarınlar İslam’a uyan Müslüman’ın adımlarındadır
Yarınlara yürüyecek olan yürek ,
Allah’a teslim olmuş Müslüman’ın yüreğindedir
Haydi, yeniden yüreğimizdeki İslam’a bakalım
İslama’mı uyuyoruz
İslamı’mı kendimize uyduruyoruz bakalım
İslam’ı kendimize uyduruyorsak terk edelim
Nur İslama bizler uyalım
Issız yüreklerimizi İslam çiçekleriyle donatalım
Ayak basılarak kurutulan toprakları yeşertelim
İslam’a uyalım kurtuluşa erelim


Mehmet Aluç-Kul Mehmet