Beni, unuttun mu diye sordu adam kadına,
Kadın yüzün de acı bir gülümseme ile başıni kaldırıp ben kendimi hissedemiyorum dedi öfkeli nefes alış verişleri o’danin sessizliğini bozmuş’tu nefretle bakmaya çalışmış kendini bunun için bir hayli zorluyordu. Ani den kapı açılmış içeriye şiddetli rüzgar ve ona ahenk ile dans eden yağmur tanecikleri eşlik ediyordu. irkildi kadın. Adam kapıya doğru yönelmiş ufak adımlar ile ilerliyordu. Rüzgar ve yağmur’un sesi yanı sıra kalp atışlarınin sesleri bir hayli netti. Hasret. hafif göz hareketleri ile odayı hızla tarıyordu. Aniden kapının hızla kapandığını duymuş başını o yöne doğru çevirmiş, ve adamın orada olmadığını anlamıştı. Yüzünü elleri arasına alıp Derince bir nefes Aldı. boşalmış sinirleri alt üst olmuş, ve sonunda gözlerin den, Sıcak göz damlaciklari yanaklarına doğru hızlıca süzülmüştü. Hava karar’mış gecenin sessizliği hakim olmuştu odaya. hasret. Ne kadar süredir böyleydi? Bu soru zihnini bir hayli yormuş fakat yine de cevabını bulamamıştı. Yalnız yaşıyordu yarı harabe bir evde... yapa yalnız dı oysa ki, çok değil bundan 7 sene evvel güzel denilebilecek bir hayata sahipti. Mutluydu yüzü gülüyordu ne kadar anlaşamasa da bir kız kardeş’e sahipti. Aynı oda da kalıyor, ve bu durum dan durmadan şikayet ediyordu oysa ki şimdi bu durumuna bir bak diye düşündü. Hasret. Bu hayatı istemediğine emin di. Acıkmış olduğunu hissetti midesine kraplar giriyordu. Hüzünlü gözler ile masa da duran kibrit’e yöneldi. Küf tutmuş duvar da asılı duran yağ lambasını, elin de ki kibrit ile yaktı. Ve aydınlanmış odanın orta yerin de durmuş yalnızlığının bir tokat gibi tekrar yüzüne vuruluşunu izliyordu. Acı çekiyordu ve büyük pişmanlıkları vardı. Mutfak ta yemek varmıydı? Ne kadar süre dir dışarı çıkmıyor alış veriş yapmıyor du. İçin de anlam vermediği bir his oluştu. Bu his o’na tanıdık gelmemişti. Yeniden midesinin ağrıdığını hissetti. Mutfak’ta duran kırık dolaba uzandı kurumuş ekmek ve zeytin vardı. Susamış ama etrafına bakındıkça kuyu dan su almayı unuttuğunu gördü. Saat bir hayli geçti bu saatte dışarı çıkıp su alabilir miyim diye düşünmüş ve bu fikir o’na ürkütücü geldiği için ani bir karar ile vaz geçmişti. peki hasret evinin hemen yamacın da duran kuyu dan su almak için neden bu kadar korkmuş ve sussuzluğa razı olmuştu ki??