Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Manası Yok
Manası Yok

Aynalı Saaat

Yorum

Aynalı Saaat

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

587

Okunma

Aynalı Saaat

Aklımın da bedenimin de çocuk çağlarında olduğu yıllardı henüz; valide hanımla birlikte antika hüviyetinde, aynalı bir saat almıştık çarşıdan. Sarıp sarmalamıştı esnaf abimiz, saati; çöl renginden hallice ambalaj kâğıtlarıyla. Sonra tutuşturdu iki elimin arasına ‘’ sıkı tutuver delikanlı, kırayım deme sakın zamanı’’ diyerek. Aklım henüz kavramlara ermiyordu ya o vakit, zamanı elle tutulan, sıkı sıkıya tutulmazsa da kırılabilecek olan bir varlık olarak tahayyül ediyordum. Neyse uzun yolun kısasından vardık eve. Astık bizim aynalı saati evin en görünür yerine, gelen giden rahatça görsün diye. Akşam oldu, gece oldu, derken bir anda sabah oldu ama uyku denen meret bana uğramaz oldu o gün. Kafamın içinde yankılandı durdu esnaf abinin sözü. ‘’sıkı tutuver delikanlı, kırayım deme sakın zamanı’’. Zaman tutulur muydu, kırılır mıydı daha da mühimi zaman gözle görülür müydü? Dayanamayıp geçtim bizim aynalı saatin önüne. ‘’Cevap ver arkadaş’’ dedim ‘’Sen tutulabilir, kırılabilir, gözle görülebilir bir şey misin? cevap ver hele’’. Ses yok. Tekrarladım soruyu, gene bir ses yok. O an düşündüm ki bu zaman denilen arkadaş muhakkak dilsiz olmalı. Yoksa taş bile olsa o an dayanamayıp cevap verirdi bana.
Aklımın da bedenimin de yaşlanmaya başladığı çağlarda; aklıma geliverdi aynalı saati sorguya çektiğim vakitler. Delirmeye ilk buradan başlamış olmalıydım galiba. Şimdi o aynalı saat yok, kırıldı bir yerlerden bir yerlere taşınma maceralarımız esnasında. Dayanamadı bizlere. Saat kırıldı kırılmasına da hatıra niyetine hatta çok zorlarsak belki vasiyet niyetine bir zaman bıraktı bize. Biz dediğimde ben ve aklım oluyor hani. Geçtim şimdi bir aynanın karşısına, saati yok. Saate lüzum da yok. Yüzümün eskiyen yanları, saçımın-sakalımın ağarmaya yüz tutan tarafları ve de büyüdükçe kabına sığmayıp benden uzaklaşan aklımın vaziyetleri; saat hükmünde duruyor karşımda. Zaman diyor aynada ki silüet; ‘’Yüzünün eskiyen yanları kadar elle tutulabilen, saçının ağaran tellerinin ucu kadar kırılabilen, aklının çaresiz susuşları kadar da dilsiz kalabilen ve de benim kadar gözle görülebilen bir varlıktır artık.’’ Buyur buradan yak...

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Aynalı saaat Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Aynalı saaat yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Aynalı Saaat yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL