Kerim’ce Güzellemeler -9 –

Suriye öyle bir hale gelmiş ki kimin eli kimin cebinde belli değil.
Gelen vuruyor, giden vuruyor. Tamam da kim kimi, neden, niçin vuruyor.
Galiba 5N 1K’nın en çok olması, sorulması gereken yer Suriye’dir herhalde Suriye keşmekeşidir.
Bir muamma, kim piyon, kim vezir, kim kale, kim şah ve padişah belli olmayan bir satranç oyunu gibi...

Bazen soruyorlar; ondan sonra ne gelir?
Galiba cevap vermek çok zor, sizce ne gelir? (Kafam da bir cevap var amma...).

Gayret, hayret, hep insana hastır,
Göster, öğret, yoksa sana yastır.

Bir nahırın adını bir inek,
Bir köyün adını bir köpek,
Bir evin tadını bir sinek,
Sohbetin tadını bir dönek,
Kaçırır, sakın unutmayın!

Rahmetli babam derdi ki:
At sahibine göre kişner,
İt sahibine göre havlar,
Tazı sahibine göre tavlar.
Dünya da neler var neler.
Düşünüyorum da ne kadar haklıymış; ancak günümüzde kimin göre havladığı, kimin kimleri havlattığı belli değil,
Yani at, it ve tazı izi birbirine karışmış durumda.

Siz çıkacağınız yolda, varmayı hedeflediğiniz menzile azığınızı hazırlayın, safınızı belirleyin, gerisi Allah(CC) Kerim’dir.

Cuma namazı çıkışında, bir tarafta Suriyeli, diğer tarafta Adıyamanlı...
Kapıda bekleyen dilencilerden biri sitem ediyor.
“Allah rızası için bir sadaka, ben de bu Adıyaman’ın, sizin fakirlerindenim!" diyor.
Güler misin, ağlar mısın, yoksa kara kara düşünür müsünüz?
*
Hani bir söz vardır ya! Bazen insan da "yorulmaz diz, utanmaz yüz olmalı" diye.
Bazı insanlar var ki bunu çok güzel icra ediyorlar.
Helal olsun vallahi!

Kerim BAYDAK
[email protected]