SPOR

Spor deyince hep herkesin aklına önce futbol gelir. Sanki diğer spor dalları önemsizmiş gibi.

Oysa basketbol ve voleybol da son zamanlarda gündemimize girmeye başladı. Ancak basketbol u on iki dev adam sloganı ile son zamanlarda aldığımız başarılı sonuçlar gündeme getirdi. Hepimizin bildiği gibi.

Voleybolu da filenin sultanları sloganı ile bayan voleybol takımımız bizlere sevdirdi galip gelmenin mutluluğunu yaşatarak.

Esasında futbol milli takımımızla da büyük mutluluklar yaşamıştık dünya üçüncüsü olduğumuz zamanlar.

Esasında ülkemiz 814,578 km2 yüz ölçümü ve 75.000.000 “75 milyon” nüfusu ile Avrupa nın en büyük ülkeleri arasında yer almaktadır. Buna rağmen spor yarışmalarında bir türlü üst sıralarda yer alamamaktayız. İnsan kaynağımız bu kadar çok ve genç olmasına rağmen diğer konularda olduğu gibi spor konularında da maalesef pek büyük bir varlık gösterememekteyiz. Aklı başında bir toplum oturur bunun neden böyle olduğunu çözer ve bu imkanlar çerçevesinde Avrupa literatüründe yerini üst sıralarda alır.

Bakın futbolda grubumuzdaki takımlarla bir karşılaştırma yapalım nüfus ve yüzölçümü olarak.

Türkiye yüzölçümü 814,578 km2 nüfusu 75.000.000 “75 milyon”
Hollanda yüzölçümü 41.521 km2 nüfusu 16.000.000 “16 milyon”
Romanya yüzölçümü 237.500 km2 nüfusu 23.000.000 “23 milyon”
Estonya yüzölçümü 45.000 km2 nüfusu 1.600.000 “1.6 milyon”
Macaristan yüzölçümü 93.036 km2 nüfusu 10.000.000 “10 milyon”
Andora yüzölçümü 468 km2 nüfusu 80.000 “ 80 bin “

Bu ülkelerin hepsinin nüfusu bizim yarımızdan biraz fazla, üçte ikimiz kadar, yüzölçümleri ise toplasanız ancak bizim yarımız kadar yapar.

Ayrıca tek tek ülke bazında bakarsak her birinin ancak İstanbul kadar bile yapmadığını görürüz. Belki Romanya İstanbul dan çok, çok az daha büyüktür.

Şimdi adı sanı belli bile olmayan hatta pek çok dünyalının tanımadığı Andora ya beş gol attık diye futbol milli takımını göklere çıkaran medyamıza ne demeli bilmem. Mahalle takımlarının bile başa baş mücadele edebilecekleri hatta bizim ikinci lig takımlarının kolayca yenebilecekleri bu takıma karşı galip gelmeyi bu kadar abartmak sanırım toplum oportünizmi yapmaktan başka bir şey olmasa gerek. Yada hükümete yandaşlık yapmak sanki. Söylenene göre güya Başbakan emir vermiş de önceki teknik direktör istifa ettirilmiş yerine Galatasaray ın hocası getirilmiş. Ne kadar doğruysa.

Romanya ya, Estonya ya ve Hollanda ya galip gelerek 19 puan toplasak dahi en iyi ikinci olma şansımız zaten kesin değil. Oysa o takımlara, nüfus ve yüzölçümü kesafetine baktığımız zaman grupta bizim birinci olmamız çok olası görünüyor.

Ama galiba bizim her konuda olduğu gibi bu konuda da oturup şapkamızı önümüze koyarak iyiden iyiye düşünmemiz gerekiyor. Sorun nerdedir diye. Herkes biliyor ki sorun Avrupai bir vizyona sahip olmayışımızdır. Bilim ve teknikten, sistemli çalışmadan uzak kaldığımız her şeyi din e endekslediğimiz sürece üst sıralarda yer almamız pek mümkün görünmemektedir. Elbet dinimizin gereklerini yapacağız ama bu nüfus kesafeti ve büyüklüğümüze göre her ülkeden daha çok genç sporcu yetiştirmemiz ve bunların içinden kalitelilerini seçmemiz diğer ülkelere göre çok daha kolaydır sanıyorum.

Basketbol da da ayni durum söz konusudur. Yunanistan a fark yiyerek yenilmemiz hepimizi çok fazla üzmüştür.

Şimdi o federasyonlar hala oralarda duracaklar mı bilmiyorum.

Esasında başarılı olmayan kim olursa olsun gitmeli. Yerine başarıyı özleyen başarı isteyen yetenekli insanlar gelmeli.

ATATÜRK ün yaptığı gibi liyakatli olanlar gelmeli her göreve. Onun bunun yakını, dostu ve politik yandaşı yerine.

Ne dersiniz. Haksız mıyım.

Sevgilerle kalın..

Hüsnü Sönmezer 08.eylül.2013