Başarmak, başarıya ulaşmak herkesin arzuladığı bir durumdur. Günlük hayatımızda ailemiz ile ilgili başardıklarımız başaramadıklarımız olduğu kadar işyerimizle ilgili de başarıp başaramadıklarımız mevcuttur. Önemli olan kişinin başaramadıkları şeylerle ilgili öz eleştiriye açık olması hatasını kabul etmesidir. Hatasını bile kabul etmek o işi başaracağına yönelik bir ipucu vermektedir. Araştırmak bilmediğini öğrenmek öğrendiklerini tüm dostları ile paylaşmak ne güzeldir. “İlim Çin’de de olsa gidip alınız” Hadisi Şerifi aslında her şeyi açıklamaktadır. Kişilerin ve bireylerin başarıya oluşması toplumun başarıya ulaşmasına vesile olur, toplumun başarıya ulaşması Devletin başarıya ulaşmasını tetikler.
Ne olur jakoben gözlükleri çıkaralım, birbirimizi sevelim, bölünmeyelim. İnsanların fikirlerine zincir vuramazsınız, ama ortak noktada buluşabilirsiniz, Bir Allah’a Bir Peygambere(S.A.V.) inanıyorsak, bazı farklılıkları görmezlikten gelelim. “Yaradılanı Sev, Yaradandan Ötürü” sözünü evimizin ve işyerimizin bir köşesine asalım ki aklımızdan çıkmasın. Bizim bizden başka dostumuz olmadığını ne zaman tam olarak anlayacağız. Ne zaman kendimize geleceğiz, ne zaman öz benliğimize kavuşacağız, ne zaman helali haramı tam olarak fark edeceğiz, ne zaman iletişimi tam olarak kuracağız, ne zaman empati kuracağız, ne zaman örgüt kültürü oluşturacağız, ne zaman birlikte hareket edeceğiz, ne zaman siyaha siyah, beyaza beyaz diyeceğiz, ne zaman bu ülkeye bir çakıl taşı da olsa koyanları göreceğiz, ne zaman bizi biz yapan değerleri hep beraber inşa edeceğiz, ne zaman ırk ayrımı gözetmeden birbirimizi seveceğiz, ne zaman bu ülkeyi bölmeye çalışanlara hep beraber tavır koyacağız, ne zaman sandıktan çıkan sonuçları kabullenip hasımlarımıza kin beslemeyeceğiz, ne zaman hep beraber bu ülkenin kalkınması na katkı sağlayacağız, ne zaman batı ülkelerin sömürü aracı haline gelen Müslüman ülkeleri birleştirip, oluk oluk akan Müslüman kanını durduracağız, ne zaman şanlı ecdadımızın yaptıklarından ve yapamadıklarından ders çıkaracağız….
Yukarıda saydıklarımızı çoğaltmak mümkün, önemli olan yüce Allah’ın bize bahşettiği bunca nimetlerden dostça, kardeşçe birbirimizi incitmeden hep beraber istifade etmektir. Biz tok iken aç olan komşumuza bir şeyler veremiyorsak hala kat edeceğimiz çok şeyler var demektir. Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu, öteki aleme göç ederken dokuz metre bezden başka bir şey götüremeyeceğimizi, kefenin de cebinin olmadığını ah bir bilebilsek, jakoben gözlükleri çıkararak her tarafa sevgi tohumu ekelim, silahları bir daha çıkmaması için betona gömelim, dost olalım dostça kalalım, hep beraber Rabbimizin bize bahşettiği bitmez tükenmez olan nimetlerinden istifade edelim.”Şu çeşmenin haline bak su içecek tası yok, kırma kimsenin kalbini yapacak ustası yok.” Güzel günlerde buluşalım efendim. Allah’a kul Muhammet Mustafa(S.A.V.) Efendimize gerçekten ümmet olalım. Saygı ve sevgilerimle
Ferhan DEMİRAL